1 / 30

ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

Bilişsel Öğrenme Teorileri. ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME. Öğrenme bireyseldir. Hiç kimse, başkasının yerine öğrenemez. ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME.

menefer
Download Presentation

ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Bilişsel Öğrenme Teorileri Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  2. Öğrenme bireyseldir. Hiç kimse, başkasının yerine öğrenemez. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  3. Aynı sınıfta iki öğrenci ders dinliyor. Dersin sonunda öğretmenin sorduğu soruları biri doğru olarak yanıtlarken, diğeri yanıtlayamıyor. Bu iki öğrenciye öğretmen tarafından sunulan uyarıcılar aynı olmasına rağmen, niçin biri diğerinden daha iyi öğrenmiştir? Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  4. Çünkü öğrenme bireyseldir. Bireyin yeni gelen bir bilgiyi öğrenebilmesi için, öğrenme işine etkin olarak katılması, kendisine sunulan uyarıcıları seçmesi, bunları kendisi için anlamlı hale getirmesi ve en uygun tepkiyi üretmesi gerekir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  5. XX. yüzyıl başında, Almanya’da bir grup bilim adamı, öğrenmede rol oynayan doğrudan gözlenemeyen bilişsel süreçlerle ilgilenmeye başlamıştır. Gestalt psikologlarıyla başlayan öğrenmedeki bilişsel süreçlere yönelik çalışmalar, daha sonra Piaget, Bruner, Ausubel gibi psikolog ve eğitimcilerin katkıları ile giderek gelişmiş ve bilişsel kuramlar adı altında toplanmıştır. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  6. Biliş, insan zihninin dünyayı ve çevresindeki olayları anlamaya yönelik yaptığı işlemlerin tümüdür. Dıştan alınan uyarımların algılanması, önceki bilgilerle karşılaştırılması, yeni bilgilerin oluşturulması, elde edilen bilgilerin belleğe depolanması, hatırlanması ile zihinsel ürünlerin kalite ve mantık yönünden değerlendirilmesi, bilişsel faaliyetlerdir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  7. Davranışçı öğrenme yaklaşımı ile Bilişsel öğrenme teorileri arasındaki temel farklılıklar Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  8. 1. Davranışçılar, davranışa neden olan ve davranışı takip eden uyarıcıları incelerken; bilişsel kuramcılar, uyarıcının birey tarafından algılanmasından itibaren bireyde meydana gelen içsel süreçler ve öğrenmeye etki eden bireysel özellikler ile ilgilenmişlerdir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  9. 2. Davranışçı yaklaşıma göre davranışöğrenilir. Bilişsel yaklaşıma göre ise bilgiöğrenilir. Bilgide meydana gelen değişme davranışa yansır. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  10. 3. Davranışçı yaklaşımda pekiştireç davranışı kuvvetlendirir ve dıştan verilen pekiştireçler öğrenmede önemli rol oynar. Bilişsel kuramcılara göre dıştan verilen pekiştireçler öğrenen için, yaptığı davranışın doğruluğu hakkında dönüt sağlar. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  11. 4. Davranışçı yaklaşımda öğrenen, uyarıcılarla etkileşimde bulunmak ve pekiştireç almak için aktif olmalıdır. Bilişsel yaklaşımda ise öğrenen, dikkatini kontrol ederek, uyarıcıları seçerek, onları anlamlı hale getirip kodlayarak öğrenme sürecine aktif olarak katılır. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  12. 5. Davranışçı kuramlar, çoğunlukla hayvanlar üzerinde araştırmalar yaparak öğrenmeyi açıklayan genel kuralları bulmaya çalışmışlardır. Bilişsel kuramcılar ise insanların doğal çevre içinde değişik durumlarda nasıl öğrendikleri üzerinde araştırmalara ağırlık vermektedirler. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  13. BİLGİYİ İŞLEME KURAMI Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  14. Birey belli bir zaman ve yerde öğrendiği bilgiyi, istediği yer ve zamanda uygulama yetisine sahiptir. Bu durum bireyin öğrenilen bilgileri belli bir yerde depolama kapasitesine sahip olduğunu göstermektedir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  15. Bilgiyi işleme kuramı, bireyin bilgiyi toplama, örgütleme, depolama ve hatırlama aşamalarıyla ilgilenir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  16. Bilgiyi işleme kuramındaki öğrenme modeli, bilgisayarın çalışmasına benzetilmektedir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  17. Bilgiyi işleme kuramına göre öğrenme, bireyin sahip olduğu bazı yapılar ve bu yapılarla bağlantılı süreçler sonucunda gerçekleşir. Modele göre öğrenmeyi etkileyen temel yapılar; duyusal kayıt, kısa ve uzun süreli belleklerdir. Öğrenmeyi etkileyen belli başlı süreçler ise tanıma, algı ve dikkat, bilgiyi kodlama, örgütleme, depolama ve hatırlamadır. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  18. Bilgiyi işleme sürecinin ilk aşaması duyusal kayıttır. Bu aşamada çevredeki uyarıcı, duyu organları yoluyla sinirleri uyarır. Bu sırada uyarıcının izi yaklaşık bir saniye duyuya kayıt olur. Bu süreç duyusal kayıt olarak adlandırılmaktadır. Tüm duyu organlarının, organik bir bozukluk olmadığı durumlarda, duyusal kayıt yapma yeteneği vardır. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  19. Duyusal kayda gelen bilgiler çok kısa zamanda, yaklaşık bir saniye içinde silinir. Bu nedenle duyusal kayıt, anlık bellek olarak da isimlendirilir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  20. Duyulara kaydolan bilgilerin hangilerinin kısa süreli belleğe transfer olacağını tanıma (recognition) ve dikkat (attention) süreçleri belirler. Tanıma, yeni gelen uyarıcıların özelliklerinin uzun süreli bellekteki bilgilerle karşılaştırılması eylemidir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  21. Duyu organlarına gelen uyarımların anlamlı hale getirilmesi sürecine algı denir. İnsanlar, duyu organlarına gelen uyarımlara anlam vermek için, onları örgütlerler. Her bireyin aldığı uyarımları örgütleme biçimi farklıdır. Bu nedenle iki kişi aynı uyarıcıya baksalar da farklı şeyler görebilirler. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  22. Algıyı Etkileyen Faktörler • Birey çevresindeki obje, olay ve fikirleri anlamlı bir bütün haline getirmeye çalışır. Bu nedenle örgütlü olmayan uyarıcıların hatırlanması ve anlaşılması güçtür. • Algı görelidir. Sesler, renkler, objelerin büyüklüğü, zaman ve hareket göreli olarak algılanır. • Birbirine benzer uyarıcılar bir grup olarak algılanırlar. • Zamanda ve mekanda birbirine yakın uyarıcılar bir bütün olarak algılanır. • Farklı uyarıcılar farklı fikirler olarak algılanırlar. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  23. Algıda Seçicilik ve Dikkat Organizma çevreden gelen uyarıcıların bazılarını seçer. Buna algıda seçicilik denir. Çevremizdeki uyarıcılardan hangisini seçeceğimiz dikkatimize bağlıdır. 1. Yabancı ve farklı uyarıcılar dikkat çekicidir. 2. Çok yalın ve karmaşık uyarıcılardan çok, orta derecede karmaşık uyarıcılar daha dikkat çekicidir. 3. Öğrenilmiş ipuçları dikkat çeker. 4. Bireyin beklenti ve ihtiyaçları dikkati etkiler. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  24. Kısa süreli bellek, duyusal kayda gelen bilgilerin davranışa dönüşmesini ya da uzun süreli belleğe kodlanmasını sağlar. Bu belleğin kapasitesi oldukça sınırlıdır. Kısa süreli belleğin bilgiyi koruma süresi ise yaklaşık 20 saniyedir. Kısa süreli bellek sürekli çalışır. Bu özelliğinden dolayı kısa süreli bellek, çalışan bellek olarak da adlandırılır. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  25. Kısa süreli belleğe gelen bilgilerin uzun süreli belleğe depolanması genellikle iki süreçle sağlanmaktadır. Bunlar tekrar(rehearsal) ve gruplandırmadır (chunking). Koruyucu tekrarda bilgiler hiçbir değişikliğe uğratılmadan, aynı biçimde tekrar edilerek hem kısa süreli bellekte korunabilir, hem de uzun süreli belleğe işlenebilir. Düzenleyici tekrarda ise, yeni bilgi eski bilgilerle ilişkilendirilerek tekrarlanır. Bu yolla yeni gelen bilgiler birey için anlamlı hale gelir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  26. Uzun süreli bellek, yeni gelen bilgilerin eskilerle örgütlenerek saklandığı yerdir. Uzun süreli belleğin kapasite sınırları belli değildir. Bilgilerin burada kalma süresi de çok uzundur. Kısa süreli bellekte etkin olan bilgiler, uzun süreli bellekte edilgen biçimde durur. Bu nedenle kısa süreli bellekteki bilgiler anında hatırlanırken, uzun süreli bellekteki bilgilerin hatırlanması için belli bir süre geçmesi gerekmektedir. Uzun süreli bellekteki bilgilerin hatırlanma süresi, bilginin belleğe depolanma biçimine göre değişir. İyi örgütlenmiş bilgiler çabuk hatırlanırken, diğerleri daha uzun zamanda hatırlanır. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  27. Uzun süreli bellekte yeni gelen çok sayıdaki bilgiyi organize etmek ve düzenlemek için bilgisayardaki dosya ve dizinlerin işlevini gören şemalar vardır. Şema (Schemata), birçok önerme, durum ya da olayı benzerlik ve farklılıklarına göre düzenleyen bilişsel yapıdır. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  28. Uzun süreli belleğe depolanan bilgilerin türü ve örgütleniş biçimine göre üç türlü bellek tanımlanmaktadır: Anlamlı bellek (semantic memony) bilginin anlamlı hale gelmesini sağlar. Bu bellekte birbiriyle ilintili bilgiler bir araya gelerek önermeler ağını oluşturur. Kavramlar ve ilkelerle ilgili şemalar bu bellekte yer alır. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  29. Anısal bellek (episodic memory) ise, yaşadığımız olayların depolandığı yerdir. İnsanlar katıldıkları bir düğünle ilgili her türlü ayrıntıyı bir bütün olarak hatırlarlar. Bu tür bilgilerin saklandığı yer anısal bellek olarak tanımlanmaktadır. Anısal bellek anlamlı belleğe göre daha güçlüdür. Bilgilerin kodlanması için de fazla bir çabaya ihtiyaç yoktur. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

  30. İşlemsel bellek (procedural memory) belli bir işin yapılması için gerekli işlem basamaklarının sırasıyla saklandığı yerdir. Örneğin lokantaya giden bir kişi belleğindeki lokantada yemek yemeyle ilgili şemaları kullanarak davranışta bulunur. Garsonu çağırır, yemeği ısmarlar, yemek yedikten sonra parasını öder. Garsonların servis yaptığı lokantalanda yemek yiyen bir kişi, ilk kez kendi kendine servis yapılan bir yerde yemek yemeğe gidince bir masaya oturup garsonun gelmesini bekleyebilir. Dr. Mustafa Ergün ÖĞRETİMDE PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME

More Related