380 likes | 930 Views
Meddah. Bilir misin nedir âlemde meddâh? Biri biriyle halkı eder ıslâh. Meddah, hikaye anlatıcısı demektir. Meddah, kıssahan, şehnâmehan, ve mukallid kelimeleri ile eş manada kullanılmıştır.
E N D
Meddah • Bilir misin nedir âlemde meddâh? • Biri biriyle halkı eder ıslâh. • Meddah, hikaye anlatıcısı demektir. Meddah, kıssahan, şehnâmehan, ve mukallid kelimeleri ile eş manada kullanılmıştır. • Meddahlık, hikaye anlatma ve taklit yapma sanatıdır; perdesi, sahnesi, dekoru, esvapları ve şahısları bir tek sanatkarda toplanan, unsurları basit ve sade bir temaşadır.(Elçin,1986;672)
İslam medeniyeti dairesine giren Türklerin en önemli hikâye anlatıcısı meddah (methedici, övücü)tır. Meddahlar, aşağı yukarı 10. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar Türk milletine hikâyeler anlatmışlardır. 'Meddah' adı, Arapça'dan alınmakla birlikte Türk meddahlığı Arap meddahlığının tamamen kopyası değildir. Meddahlık, Türk toplumunda iki kaynaktan gelişmiştir. • a) Orta Asya kaynağı • b) İslâmi kaynak
Meddahlar, değişik yerleri gezerek, kahvehanelerde ve başka yerlerde, hatta saraylarda topluluklara, milli kahramanları, önemli dini kişilikleri öven hikâyeler anlatmışlar, ehl-i beyt menkıbeleri okumuşlardır. Meddahların öncülerinin Hz. Muhammed'i öven şair Hassan bin Sabit, Ferzak ve Sâhib-i Rûmî olduğu belirtilir.
Meddahlar, değişik yerleri gezerek, kahvehanelerde ve başka yerlerde, hatta saraylarda topluluklara, milli kahramanları, önemli dinî kişilikleri öven hikâyeler anlatmışlar, Ehl-i Beyt menkıbeleri okumuşlardır. Meddahların öncülerinin Hz. Muhmmed'i öven şair Hassan bin Sabit, Ferzak ve Sâhib-i Rûmî olduğu belirtilir.
Meddah hikayelerinin kaynakları • Meddah hikayelerinin kaynakları şunlardır: • 1.Halk tarafından yaşanmış önemli olaylar: Celâli isyanları vb. • 2.Meddahın gördüğü, yaşadığı ya da duyduğu ilgi çekici olaylar • 3.Tarihsel olaylar • 4.Destanlar, menkıbeler • 5 .Klasikleşmiş hikayeler ve masallar • 6.Zamanın ünlü romanlarından meddahın yaptığı aktarmalar.(Mehmet Tevfik, Üç gün Alaka Sonra İzdivaç vb) • 7.Taklitlerin bir araya getirilmesiyle meddah tarafından yeni baştan kurgulanan senaryo • 8.Son dönem meddahlarının Karagöz oyunlarından yararlanarak çıkardıkları senaryolar. • 9.Atasözlerinden derlenen hikayeler: Gülme Komşuna, İki Karpuz Bir Koltuğa Sığmaz, Sarığın Beyazına Aldanma vb. (Nutku,Aşık ve Meddah Hik.,187-188)
Taklitli anlatım türü olan meddah hikâyelerinde sadece metin yoktur; bunun yanında anlatıcının tavır, hareket ve seslerinden oluşan görsel ve biçimsel bir canlandırması da söz konusudur. İskemlede oturan meddahın, yardımcı malzemesi olarak da bir değneği ve büyük bir mendili vardır. Değnekle, at gibi çeşitli nesneleri temsil eder. Mendil de ağzını kapayıp taklide dayalı değişik ses ve söz çıkarmasına yarar. Meddah, dinleyici önünde belli bir konuyu anlatmaya çıkarsa da duruma, dinleyicinin tepkisine göre konuda değişiklikler yapabilir. Doğaçlama yoluyla ilâveler, çıkarmalar yapar
Meddah hikâyesinin bölümleri • Meddah hikâyelerinin kurgusal yapısı şu bölümlerden oluşur: • 1.Başlangıç: Meddah, ellerini birbirine üç kez çırparak veya sopasını üç kez yere vurarak veya değneğini yere atarak ya da üç kez elini göğsüne götürüp selam vererek giriş yapar ve 'Hak dostum, Hak!' diye söze başlar. Sonra mizahlı, alaylı, dokundurmalar, anlamlı ya da anlamsız kelime oyunlarına dayalı bir tekerleme söyler veya bir divân okur. Bu bölüm, dinleyicinin dikkatini toplamayı amaçlar.
Hak dostum hak , Yanıldım bir çırak aldım yanıma eve gelmez külhani dükkanda yatır, kovsam o da düşmez şanıma kibardır çarşafsız yorganda yatır, hâşa huzurdan ustası çırağını sever, eşek aldı pazardan eşek göze geldi çatladı nazardan, eşek çıktı mezardan eşeğin aşkından ormanda yatır, bizim çırak da hırtıyı pırtıyı toplamış külhanda yatır, zamanı evailde... diye başlayan kalıplaşmış tekerlemesini söyleyerek oyuna başlar.
Meddahın hikayeye başlaması hem hareket hem sözle olur; örneğin kimi meddahın ellerini üç kez vurarak, kiminin değneğini yere atarak, kiminin sopasını yere üç kez vurarak, bir kısmının da üç kez elini göğsüne götürüp selam vermek suretiyle söze başladığını görürüz.
Tekerleme • Tekerleme de, meddahın, dinleyicileri hikayenin havasına sokmak için söylediği yarı çocuksu, yarı alaylı, soyutlamaları bazen anlamlı, bazen anlamsız, olan sözcük oyunudur. Tekerleme, hikayedeki mantıklı olmayan yerleri kabul edilebilir duruma getiren bir kalıptır.
Değneği tüfek, süpürge, at vs yerine yerine aksesuar olarak kullanır. Mendille çeşitli etnik grupların ve çeşitli meslekten kişilerin giyimlerini, başlıklarını taklit eder, mesela zenne taklidi sırasında mendil başörtüsü olur, mendilin bir işlevi de değişik sesler çıkarmada yardımcı olmasıdır.
Kimi meddah, hikayelerine daha yalın bir biçimde başlar. Ne divan okur, ne tekerleme söyler. Yalnızca hikaye anlatmaktaki amacı belirleyen iki dize sunar. Mesela meddah İsmet’in söze şöyle başladığını izleriz: Sanmayın İsmet-i naçizi size safsatalar serd eyler, Halka ibret verecek menkabeler arz eyler.
2.Açıklama:Hikâyenin geçtiği dönem ve kişiler tanıtılır, haklarında bilgi verilir. Bazen padişaha övgüde bulunulur. Bu bölüm serimdir; halk hikayelerindeki döşemeye benzer. Burada, hikaye kahramanının öncesi, anası, babası, toplumsal ve ekonomik durumu açıklanır.
Lüleci Ahmet hikayesinde bu açıklama şöyledir: Asitane-i âliyede Lüleci Ahmet isminde bir kimesne var idi. Bu âdem her ne kadar zengin değil ise de, fakir de değil, ancak kendi halinde zevki, cümbüşü bilir bir zat idi. Hânesi ittisalinde(bitişiğinde) dükkanı olarak bir nev’i eğlence güya lüle yapıp satar; amma geçinmesi dükkanda lüle satmaktan değil ise de, ancak kendisini arayanlar dükkanda bulsun deyu resmen oturur idi.Kimlerden aranır? Vüzera, rical, kibar konaklarından, zira kendisini sevdirmiş, alâ münasebetle sohbetlerle, arada hoşça tebessüm, bir de tuhaf mazmun fıkralarla eğlendirir ve kendisi dahi eğlenib vakit geçirir idi.
3. Hikâye(Senaryo): Hikâyenin asıl metni ve olaylar burada verilir. Anlatılan hikâye, şive taklitleriyle türkü, mani, atasözleri, deyim ve fıkralarla desteklenir. Meddah, hikâyeyi duruma, ortama ve ustalığına göre değiştirebilir; eklemeler, çıkarmalar yapabilir.
Meddah, bilinen bir hikayeyi anlatıyor olsa da, bu hikayenin senaryosu üstünde kendine özgü yaratışlarda bulunur.Bu senaryoyu; 1) Kendi ustalığı oranında, 2)Özellikleri içinde 3)Dinleyiciye göre bir hikâye durumuna getirir. Hikâyeye meddahın yapacağı eklemelerin saptanmasında dinleyici topluluğunun niteliği büyük rol oynar. Açık-saçıklığın ölçüsü, mizahın derecesi, eleştirinin niteliği dinleyiciye göre, meddah tarafından saptanır.
4.Bitiş: Hikâyenin sonu kalıplı bitiriş sözleriyle bağlanır ve “kıssadan hisse” çıkarılır.Mesela Sandıklı Ebe’de, “Bilirsiniz ki ağalar, davul dengi dengine çalar” denilerek hikaye bitirilir. • Meddahlar, genellikle dinî, millî ve güncel konuları kendi üslûpları içinde yeniden üreterek anlatmışlardır.
Bu kıssadır bir mecmua kenarına kaydolunmuş, biz de gördük söyledik. Sakiye sohbet kalmazmış baki. Her ne kadar sürç-i lisan ettikse affola, inşallah gelecek sefere daha güzel bir hikaye söyleriz" diye sözü bağlar, öykünün sorumluluğunu kaynağına bırakıp özür diler, gelecek öykünün adını, anlatılacağı yeri ve zamanını belirten meddah gösteriye son verir.
Meddah hikayelerinin konuları • Bunlar arasında Türk kahramanlarının hayat hikâyeleri ve mücadeleleri, Oğuz destanları, Dedem Korkut hikâyeleri, İslâm tarihi, İran edebiyatının kahramanlarına ait hikâyeler bulunur. Konu, eski destanlara ait bile olsa meddah onu güncel bir mahiyet içinde sunar. Toplumun sosyal, kültürel, ekonomik hayatına dair gerçekçi kesitler sunmuşlardır. Halk arasında etki ve izler bırakmış olan önemli sosyal olaylar hikâye konusu olmuştur. Meddahlar peygamber kıssaları, tarihi olaylar, masallar, karagöz oyunları, atasözleri, romanlar gibi hemen her türlü kaynaktan derledikleri malzemeleri kendine ait bir hikâye haline getirerek anlatmışlardır.
Meddah hikayelerinin konuları • Meddah hikâyelerinin en önemli konularından biri, mirasyedilik, hovardalık, sefahet ve sefalet hayatı, kadın maceraları ve ibret alınacak yaşantılardır. Kadın-erkek ilişkisi, daha çok erkeklerin çapkınlığıyla sınırlı kalır. Karasevdaya tutulma, araya engellerin girmesiyle ayrılma, sevgiliyi elde etme mücadeleleri, birleşme çabaları gibi büyük bir aşk serüveni pek yoktur. Sadakat, mertlik, fedakârlık gibi iyilik değerleri yerine kabalık ve şiddet gibi kötülük değerleri daha baskındır.
Meddah hikâyelerinde etnik ve bölgesel tipler • Meddah hikâyelerinde özellikleriyle gülmece malzemesi olan etnik ve bölgesel tiplere de yer verilir. Başlıcaları şunlardır: • Korkak ve para canlısı Yahudi, mert, güçlü, cesur ama biraz saf, cahil ve görgüsüz Anadolu Türkü ya da Kastamonulu, bilgiçlik taslayan Ermeni, özgüveni fazla, heyecanlı, atak, konuşkan, telaşlı Karadenizli, kurnaz bir menfaatçi olan Kayserili tiplerinin yanında külhanbeyi, Meşhedî, Halı Tüccarı gibi tiplere de yer verilir. Olayların geçtiği yer genelde İstanbul'dur. Ancak kişi, hayal kırıklığına, umutsuzluğa ya da bir acıya maruz kaldığında İstanbul dışına bir sürgüne gider gibi gider.
Meddah hikâyelerinde dil • Meddahın “dramatizasyon” işleminde en önemli yardımcı öğelerden biri dildir. • Meddah, bir konuşma sanatçısı olduğundan halkın konuşma dilini çok iyi bilir ve kullanır. Oldukça akıcı, canlı, hareketli bir dili vardır. Değişik yaştaki kişileri, etnik ve bölgesel tipleri dil özelliklerine göre ustaca canlandırır. Atasözlerine, deyimlere, halkın söz kalıplarına bolca yer verir.
Meddah hikâyelerinde dil • Meddahın genellikle en sık kullandığı şive Kastamonulu köylü ya da İstanbullu Yahudi’ninkidir; bunun bir nedeni de dinleyicilerin bu iki taklitten hoşlanmaları ve bu şivelerin komik öğeyi sağlamada daha etkin olmalarıdır. Meddah aynı ustalıkla Kayserili’yi, Arnavut’u, Ermeni’yi, Rum’u, Çerkez’i, yaşlı bir İstanbul Efendisi’ni, doktoru, çocuğu, genç kızı, kocakarıyı vb. konuşturur.
Meddah hikâyelerinde mizah • Meddah hikâyelerinde mizah, önemli bir unsurdur. Meddahın, dinleyicinin ilgisini canlı tutabilmesi için onları güldürüp eğlendirmesi gerekir. Bunun için de değişik jest ve mimiklere, tiyatro oyuncusu gibi davranmaya, şive ve ses taklitlerine başvurmaktadır. Ancak mizah yaparken alaycı, kırıcı söz ve tavırlara yer vermemeye dikkat eder.
Meddahların hikayeyi anlatma süresi • Meddahların hikâyeyi anlatma süresi, duruma, dinleyiciye ve meddahın kendi özelliklerine göre kısalır veya uzar.Yarım saatlik hikayeler anlatan meddahlar olduğu gibi, sabahlara kadar hikayelerini sürdürenler vardır. • Meddah hikayeleri kısadır, genellikle bir buçuk ya da iki saat sürer.
Halk hikâyeleri- Meddah hikâyeleri • Âşıklar tarafından anlatılan halk hikayeleri, evrensel niteliklidir ve saz eşliğinde ezgiyle anlatılır. Aşkın ve acıların beslediği duygusal ve romantik bir idealizm hâkimdir. Eski zamanların saygın, değerli ve üstün nitelikli görülen kişileri ve yaşadıkları olaylar olumlu anlamda yüceltilir. Bu metinler, iyilik değerlerini daha ön planda tutan, yumuşak, lirik bir yapıya sahiptir.
Halk hikâyeleri- Meddah hikâyeleri • Meddahlar tarafından anlatılan meddah hikâyeleri ise günlük hayat kesitlerinden yola çıkarak sosyal eleştiri getiren realist metinlerdir. Kişileri, daha çok kötülük değerlerini temsil eden, sert ve katı bir yapıya sahip, kaba kuvvet ve parayla var olan sıradan kişilerdir. Yalın ve açık bir üslûbu vardır.Ancak her iki ,anlatıda mirasyedilerin düşüncesizlikleri dolayısıyla kötü duruma düşmeleri gibi ortak motifler de bulunmaktadır.
Ünlü Meddahlar • Fatih S. Mehmet Mustafa Kıssahan • III.Murat Eğlence Meddah • “ Bursalı Mustafa Baba Meddah • 17. yy Bursalı Şerif Çelebi, Kurbanî Ali’si, Mahmud, Kara Firuz, Tireli Ali, Erzurum’dan Kasap Kurt vb. • 18. yy Manisalı Derviş Kamilî,Nuhzade Mustafa Çelebi,Pertevî Ahmet Çelebi, Maraşlı Ahmet, Ramazan, İstanbullu Hamdi vb.
18.Yüzyılın en ünlü meddahı Tıfli Çelebi’dir. IV.Murat’ın hikayeciliğini yapmıştır. Anlattığı hikayelerden bazıları günümüze kadar gelmiştir: Letaifname, Hançerli Hanım, Sansar Mustafa, Kanlı Bektaş
19. yy Kız Ahmet. Bu yüzyılın en ünlü meddahlarından biridir. Tıflî ile Sultan Murat’ı sahneye çıkaran bir hikayesinin olduğu de bilinmektedir. • 20.yy Aşkî, Sürûrî
Kaynaklar • 1.Şükrü ELÇİN,Halk Edebiyatına Giriş,KTB Yay. Ank.1986 • 2. Özdemir NUTKU, Meddahlık ve Meddah Hikayeleri,Ank. • 3. Özdemir NUTKU, XIV. Yüzyıldan XVIII. Yüzyıla Kadar Bursalı Kıssahanlar Ve Meddahlar, V. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi, s.247-258 • 4.Nurullah ÇETİN, Roman Çözümleme Yöntemi,Öncü Kitap,Ank. 2005