1 / 149

ÖZEL GÜVENLİK HUKUKU KİŞİ HAKLARI DERS NOTLARI

ÖZEL GÜVENLİK HUKUKU KİŞİ HAKLARI DERS NOTLARI. BİRİNCİ BÖLÜM ÖZEL GÜVENLİĞİN ANLAMI VE KAPSAMI ÖZEL GÜVENLİĞİN FELSEFESİ

read
Download Presentation

ÖZEL GÜVENLİK HUKUKU KİŞİ HAKLARI DERS NOTLARI

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. ÖZEL GÜVENLİK HUKUKU KİŞİ HAKLARI DERS NOTLARI

  2. BİRİNCİ BÖLÜM ÖZEL GÜVENLİĞİN ANLAMI VE KAPSAMI ÖZEL GÜVENLİĞİN FELSEFESİ Özel güvenlik, kamuya ait olmayan bir teşkilattır. Güvenliğin sözlük anlamı; Toplum yaşamında yasal düzenin aksamadan yürütülmesi, kişilerin korkusuzca yaşayabilmesi durumu, emniyettir. İsminin başına getirilen "özelden de anlaşılacağı gibi burada, anahtar kelime sıfat tamlamasındaki "Özel" kelimesidir. Başlangıçtan beri "Özel" kavramı yerine oturtulamadığından orijinal anlamda özel güvenlikten sapmalar yaşanmıştır. Bunun tam kavranamamasının üç nedeni vardır. 1.Birinci neden Türkçede özel kelimesinin iki farklı anlamda kullanılmasıdır. Özel kelimesinin ilk anlamı genelin zıddıdır. İkinci anlamı da kamuya ait olanın zıddıdır. Özel güvenlik tamlamasındaki özel, ikinci anlamdadır. Yani kamuya ait olanın zıddı, özel hukuk gerçek ve tüzel kişilerine ait olan, özel mülkiyete konu olan anlamındadır. Ülkemizde "özel”in anlamı sıklıkla karıştırılmaktadır. Bu karışıklık, özel güvenlik birimlerinin mülkiyetinin kime ait olduğu konusundaki tartışma ve kamu sektörünün oransal olarak çok geniş bir yer tutmasından kaynaklanmaktadır.

  3. ÖG, tıpkı özel eğitim, özel sağlık, özel toplu ulaşım gibi kamunun yanı sıra özel sektöründe verdiği hizmetlerden biridir. Bir özel okul ya da bir hastanenin mülkiyet ve idare yetkisi nasıl sahibine ait ise ÖG biriminin mülkiyet ve idaresi de öyledir. İdare sistemimizde toplumun bütününü ilgilendiren hizmetlerin devlet eliyle, herkese parasız olarak sağlanması anlayışı hâkimdir. Kamusal nitelik gösteren kimi hizmetlerin özel sektör eliyle verilmesini kolay kabul edememektedir. • 2.Birinci nedenle iç içe olan ikinci neden küreselleşmenin etkisidir. "Ulusal sınırların zayıflaması ve bilhassa küreselleşmeyle özel polislikte ciddi bir artış olmuştur. • 3.Üçüncü neden de yine Avrupa kökenlidir. Tanzimat’tan bu yana idarî yapılanmada ve modernleşmede genellikle • Fransa model olarak alınmıştır. Cumhuriyetten sonra da bu çizgi sürdürülmüştür.ÖG felsefesi birbirinden ayrılmaz nitelikte iki temele dayanmaktadır.a.Liberal Demokrasi. • b.Liberal iktisat. Bu iki zeminin bulunmadığı şartlarda ÖG’ den bahsedilemez, • Özel hukuk kişileri, kamunun sağladığına ek olarak; mülkiyet ve yönetim haklarını gerçekleştirebilmek için ihtiyaç duyduklarında ÖG hizmetini de diğer ihtiyaçları gibi piyasadan temin edebileceklerdir: Bu da liberal ekonomidir. • Bu bakımdan yaklaşıldığında ÖG, liberal felsefi yaklaşımın son durağı değildir. Ara duraklardan biridir, hatta araçtır.

  4. TÜRKİYE'DE MODERN ÖZEL GÜVENLİK TARİHÇESİ 1980'li yıllardan itibaren değişen koşullar, psikolojik, sosyal ve ekonomik durumlardan ötürü Özel kişi ve kuruluşların iç güvenliklerinin sağlanması anlayışı ve yaklaşımı, sıkça gündeme gelmeye başlamış ve nihayet, 24.07.1981 tarihinde yürürlüğe giren 2495 sayılı Bazı Kurum ve Kuruluşların Korunması ve Güvenliklerinin Sağlanması Hakkında Kanun ile başta bankalar ve büyük iş merkezleri olmak üzere kimi özel ve resmi kurum ve kuruluşlarda özel güvenlik teşkilatı kurulmasına olanak sağlanmıştır. Bu nedenle Özel Güvenlik yaklaşımı ülkemize ve hukukumuza son 25 yıldır girdi denilebilir. Ancak anılan yasanın; özel güvenlik şirketlerinin kuruluşu esnasında birçok sıkıntıyı da beraberinde getirmesi ve bu nedenle vatandaşların özel güvenlik hizmeti satın almaları esnasında legal olmayan yollara başvurmasına neden olmuştur. Ayrıca, 199O'!ı yıllardan itibaren, zamanla, kişilerin, taşınır ve taşınamaz malların, nakil esnasında para ve kıymetli malların korunmasına, spor müsabakaları, sahne gösterileri, fuar ve her türlü sosyal etkinliklerde koruma tedbirlerinin alınmasına, sivil havacılık-liman güvenliğinin sağlanmasına, güvenlik sistemlerinin kurulup-korunmasına ilişkin faaliyet alanlarının genişlemesi sebebiyle özel güvenlik teşkilatı ihtiyacı artmış ve yaygınlaşmıştır.

  5. 2495 sayılı yasa, bu ihtiyaca cevap veremez hale geldiğinden Bu engeli ortadan kaldırmak, ülkemizde olduğu gibi dünyada da büyük bir hızla gelişen özel güvenlik sektörünün gelişimine ayak uydurmak amacıyla yeni ve köklü bir yasaya ihtiyaç duyulmuştur. • Bu nedenle Avrupa Birliği Uyum Yasaları çerçevesinde 10.06.2004 tarihinde TBMM'ce kabul edilerek, 26.06.2004 tarihinde resmi yürürlüğe giren 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile özel güvenlik hizmeti sunulan alan genişlemiş ve önceki yasada bulunmayan yeni düzenlemelere yer verilmiştir. • 5188 sayılı yasa ile birlikte 2495 sayılı yasa yürürlükten kalkmış olup, 5188 sayılı yasa 07 Ekim 2004 tarihli uygulama yönetmeliği ile kapsamlı olarak işlemeye başlamıştır.

  6. İKİNCİ BÖLÜM ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLİSİNİN YETKİLERİ KİMLİK SORMA, ARAMA VE EL KOYMA; Kimlik; Toplumsal bir varlık olarak insana özgü olan belirti, nitelik ve özelliklerle, birinin belirli bir kimse olmasını sağlayan şartların bütünüdür. Başka bir anlatımla Kişinin kim olduğunu tanıtan belge, hüviyettir. Uygulamada kimlik sorma, arama ve el koyma yetkileri çoğunlukla bir arada kullanılır. Bilindiği gibi bu üç yetki de genel kolluğun yetkileridir. Bu açıdan kimlik sorma, arama ve el koyma işlemleri; ister adli, isterse önleme amacıyla yapılsınlar, kural olarak kolluk tarafından yerine; getirilmelidir. ÖGG’ nin ağırlıklı görevi önlemedir; Önleyici yetkiler arasında temel hak ve özgürlüklere en az müdahale edici mahiyette olanı ise kimlik sorma yetkisidir. Önleyici mahiyetteki kimlik sorma yetkisinin, şüphenin doğması ve yoğunlaşmasıyla adli nitelikli yakalama, el koyma ve hatta kimlik tespitine gidebilecek süreci başlatması mümkündür. 5188 sayılı Kanunun 7'nci maddesinde bu yetkinin kullanılacağı yerler belirtilmiştir. ÖGG’lerine bu yerler ve benzerlerinde kişilerin tanıtıcı kimliğini, sorma ve görme hakkı ve yetkisi tanınmıştır. Bu faaliyetin yapılabileceği yerler ise;

  7. a.Toplantı, konser, sahne gösterileri ve benzeri kültürel etkinliklerde,b.Spor müsabakalarında, • c.Cenaze ve düğün törenlerinde, • d.Hava Meydanı, liman, gar, istasyon ve terminal gibi toplu ulaşım tesislerinde kimlik sorma şeklindedir. • Kimlik sorma yetkisi ÖGG' nin görev yaptığı yere göre farklılık arz eder. Özel kâpalı yerlerde görev yapan OGG, kimlik sorma yetkisi bakımından en geniş yetkilere sahiptir. • Mülkiyet ve idare hakkına dayanılarak ÖGG’den her girene kimlik sorması, bazı kişileri ve kimliksizleri hiç içeri almaması istenebilir. Kamuya ait kapalı yerlerde ise kimlik sorma yetkisinin o yerin işleviyle uyum göstermesi ve eşit uygulanması, herkesi kapsaması gerekir. • Kamuya mahsus kapalı yerlerde, görevli OGG nin kimlik sorması veya kimlik kontrolü yapması için bir neden olmalıdır. Kural olarak kimlik sorma yetkisi bulunmamaktadır, kamu kolluğundan intikal eden bir ihbar geçerli bir nedendir. Bu yerlerin yöneticilerinin kimlik kontrolü yapılması için OGG ye re'sen emir vermeleri de haklı nedene dayanmalı ve en kısa zamanda genel kollukla paylaşılmalıdır. • Kamuya mahsus açık alanlarda ÖGG; suç şüphesi bulunmadıkça kimlik sorma yetkisini kullanmamalıdır. Yardım ve koruma amacıyla kimlik sorma hali istisnadır.

  8. 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu ÖGG’ ye kimlik sorma yetkisi vermemektedir. Kimlik Bildirme Kanunu'nun Uygulanması ile İlgili Yönetmelik, 1774 sayılı Yasa’ ya göre tutulacak kayıtları düzenlerken de ÖGG' ye herhangi bir yetki vermiş değildir. Şayet ÖGG 1774 sayılı Yasa kapsamındaki bir yerde görevli ise, kolluk yetkisi kullanarak kimlik sorma yetkisi bulunmamakla birlikte, işverenin görev vermesi şartıyla kimlik sormada, genel kolluğa iletilecek beyannamelerin düzenlenmesinde görevlendirilebilir. • ÖGG için kimlik sorma yetkisi de diğer tüm yetkiler gibi üç ön şartın bir arada bulunmasına bağlıdır; • 1. Görev alanı içinde, • 2.Görev sırasında, (5188/ m. 9), • 3.Kimlik kartının yakasında takılı olması gerekmektedir. (5188/m.12) • ÖGG’ nin kimlik sorma yetkisi vardır, fakat kimlik tespit yetkisi yoktur "Kimlik tespit etme” o kişinin polis kayıtlarına geçirilmesi, yaygın bir ifade ile fişlenmesidir.

  9. GENEL OLARAK ARAMA • Tanım: Arama gözle görülemeyen, kulakla işitilemeyen, koklamayla hissedilemeyen (üç temel duyu ile algılanamayan) bir nesnenin veya kişinin araştırılması faaliyetidir. Daha net söylemek gerekirse arama bir araştırma işlemidir. • Suç şüphesi altında bulunan kişi veya kişilerin, yâda bir suçun iz ve delillerinin elde edilmesi için yapılan araştırma faaliyeti konut dokunulmazlığı, özel yaşamın gizliliği ve vücut dokunulmazlığı gibi temel hak ve hürriyetlere müdahale teşkil eden bir koruma tedbiridir. • Devlet tarafından yapılan işlem sırasında "özel hayatın gizli alanına" girilmiyorsa, hâkim kararı alınmaz. Mesela, oturulmayan boş bir evin içinin araştırılması, bir bavulun köpeğe koklatılması teknik olarak "arama" değildir. Zira bavul açılmamaktadır.

  10. ARAMANIN KONUSU • Konutun taşınır veya taşınmaz nitelikte olması, şüpheli veya sanığın konut sayılan yerde hukuka aykırı veya uygun şekilde bulunması sonucu değiştirmez. Arama ister mesken sayılan yerde, ister onun eklentilerinde, isterse kişinin üzerinde, ya da eşyalarında yapılsın kural olarak hâkim kararı gerekir. • Ceza yargılamasında maddî gerçeğin bulunması için bazı önlemlerin alınması zorunludur. El koyma, arama, toplatma, yakalama birer ceza yargılaması önlemidir. • Bu önlemlerin uygulanabilmesi için öncelikle bu önlemlerin uygulandığı zaman bir zararın meydana gelmesi olasılığının çok güçlü olması gerekir. Aramanın yapılmadığı ya da arama sonucunda ya da başka hallerde nesnelere el konulmadığı takdirde suç eşyası dolayısıyla delillerin yok edilmesi ve sanıkların kaçmaları muhtemeldir. Bu nedenle de yargılama amacına ulaşamayacak; en azından gecikme durumuyla karşı karşıya kalınacaktır.

  11. İHEB, İHAS VE T.C. ANAYASASI Kimlik sorma, arama ve el koyma işlemleri temel kişi haklarıyla yakından ilgilidir; Başta kimlik sorma olmak üzere arama ve el koyma girişimleri hemen her kolluğun ve bu arada ÖGG'lerinin temel hak ve ödevleridir. Burada öncelikle, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin imzalayıp uygulamayı taahhüt ettiği uluslar arası metinlerden; İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (İHEB); madde 3: "Herkesin yaşama ve kişi özgürlüğü ve güvenliğine hakkıvardır. " madde.12: "Kimsenin özel yaşamı, ailesi, konutu ya da haberleşmesine keyfi olarak karışılamaz, şeref veadına saldırılamaz. Herkesin, bu tür karışma ve saldırılara karşı yasa tarafından korunma hakkı vardır.

  12. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (İHAS); madde 8:"Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve haberleşmesinesaygı gösterilmesi hakkına sahiptir." Bu hakkın kullanılmasına bir kamu otoritesinin müdahalesi, ancak ulusalgüvenlik, kamu emniyeti, ülkenin ekonomik refahı, dirlik ve düzenin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığınveya ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması için, demokratik bir toplumda, zorunlu olan ölçüde veyasayla öngörülmüş olmak koşuluyla söz konusu olabilir. Hükmü yer almaktadır. • 3.Anayasaya Göre Kişinin Temel Hakları; Belirtilen hükümlere paralel olarak Temel hak ve ödevler Anayasamızda İkinci Kısım da yer alan md. 12-74'de düzenlenmiştir. Burada hem genel kolluğu hem de özel kolluğu yakından ilgilendirenlere bakacak olursak; • kişinin dokunulmazlığı, maddi ve manevi varlığı: AY md. 17; "Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir. • Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz ve kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamaz."

  13. b.Özel hayatın gizliliği ve korunması: AY md. 20, "Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz. c.Konut dokunulmazlığı: AY md. 21 'de düzenlenmiştir/'Kimsenin konutuna dokunulamaz."Ancak belli koşullarda ve yasalar çerçevesinde usulüne göre verilmiş hâkim kararı ile veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri ile kişinin özel hayatına dokunulabilir, konutuna girilebilir, konutunda, üstünde, özel kâğıtları ve eşyalarında arama yapılabilir, özel kâğıtları ve eşyalarına el konulabilir. Örneğin ÖGHK'da ÖGG'ne konutlarda arama yetkisi tanınmadığından konut aramasında bulunamaz. Fakat kalabalıkların yaşadığı site tipi yerleşim yerlerinin giriş-çıkışlarında, mevzuat çerçevesinde, giren-çıkanları ve onlara ait eşyayı arayabilir.

  14. 5188 SAYILI YASA • Kişi hak ve özgürlükleriyle yakından ve doğrudan ilgili kimlik sorma, arama ve el koyma girişimleri açısından 5188 sayılı Kanununun ÖGG'lerinin yetkilerini düzenleyen md.7' nin hükümleri şöyledir; • a.Koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme. • b.Toplantı, konser, spor müsabakası, sahne gösterileri ve benzeri etkinlikler ile cenaze ve düğün törenlerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme. • c. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 90’ncı maddesine göre yakalama ve yakalama nedeniyle orantılıarama. • d. Görev alanında, haklarında yakalama, tutuklama veya mahkûmiyet kararı bulunan kişileri yakalama vearama. • f. Hava Meydanı, liman, gar, istasyon ve terminal gibi toplu ulaşım tesislerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdangeçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyalarını X -ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerindengeçirme.

  15. g. Genel kolluk kuvvetlerine derhal bildirmek şartıyla, aramalar sırasında suç teşkil eden veya delil olabilecek ya da suç teşkil etmemekle birlikte tehlike doğurabilecek eşyayı emanete alma h. Terk edilmiş ve bulunmuş eşyayı emanete alma. • 5188 Sayılı Yasanın uygulanmasına dair Yönetmelik ise; Görev alanında, can ve mal güvenliğinin ve kamu düzenin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasaklanmış her türlü silah, patlayıcı madde veya eşyanın tespit edilmesi amacıyla detektörle, x-ray cihazından geçirerek veya Kanunda belirtilen durumlarda gerektiğinde üst araması yapılabileceğini belirtmiştir. • Kamuya açık alanlarda üst aramasının, Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği hükümlerine göre genel kolluğun gözetim ve denetiminde yapılacağını ve Arama sırasında yakalanan kişiler veya el konulan madde ve cisimler, yasal işlemi yapılmak üzere bir tutanakla genel kolluğa teslim edileceğini yine aramanın kişinin aynı cinsiyetindeki görevli tarafından yapılacağını hükme bağlamıştır.

  16. SAHTE KİMLİK BELGESİ KULLANMA VE KİMLİK BİLGİLERİ SÖYLEMEME SUÇU : ÖGG'lerinin yaptığı denetimler idari nitelikli işlerdir. Bunlardan bazılarına uymama durumunda açık yaptırımlar getirilmişken bir kısmı için doğrudan bir kural getirilmemiştir. Ancak TCK'nun md. 268'de şöyle bir hüküm vardır/işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, bu kişiye ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanan kimse, iftira suçuna ilişkin hükümlere göre cezalandırılır." Bunun yanında Resmi bir belgeyi sahte olarak düzenleyen, başkalarını aldatacak şekilde değiştiren, bozan yok eden, gizleyen veya kullanan kişiler TCK'nun 205–206'ncı maddelerine göre iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

  17. ADLÎ ARAMA VE KAPSAMI(Madde.116-134) Adli Arama; Bir suç işlendiği andan itibaren o suçla ilgili olarak yapılacak aramalar adli aramalardır. AÖAY.'nin 5. maddesine göre ise, Adlî arama; Bir suç işlemek veya buna iştirak veyahut yataklık etmek makul şüphesi altında bulunan kimsenin, saklananın, şüphelinin, sanığın veya hükümlünün yakalanması ve suçun iz, eser, emare veya delillerinin elde edilmesi için hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının yazılı emriyle bir kimsenin, özel hayatının ve aile hayatının gizliliğinin sınırlandırılarak konutunda, işyerinde, kendisine ait diğer yerlerde, üzerinde, özel kâğıtlarında, eşyasında, aracında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile diğer kanunlara göre yapılan araştırma işlemidir.

  18. 1.Şüpheli veya Sanığın Aranması (madde 116) CMK. 1l6 madde uyarınca; yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda MAKUL ŞÜPHE var ise şüphelinin veya sanığın, ÜSTÜ, EŞYASI, KONUTU, İŞYERİ VE ONA AİT DİĞER YERLER aranabilir. • Şüphenin olumlu nedenlere dayanması, yani makul olması şarttır. Yönetmeliğin 6. maddesine göre; Makul şüphe: Hayatın akışına göre somut olaylar karşısında genellikle duyulan şüphedir. • Makul şüphe, aramanın yapılacağı zaman, yer ve ilgili kişinin veya onunla birlikte olanların davranış tutum ve biçimleri, kolluk memurunun taşındığından şüphe ettiği eşyanın niteliği gibi sebeptir göz önünde tutularak belirlenir. • Makul şüphede, ihbar veya şikâyeti destekleyen emarelerin var olması ve şüphenin somut olgulara dayanması şarttır.

  19. 2. DİĞER KİŞİLERİN ARANMASI: • CMK. nun 117. maddenin 1.fıkrasında, şüpheli veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde edilebilmesi amacıyla, şüpheli, sanık, suç ortağı veya suça yataklık edenlerin dışındaki (diğer) kişilerin ÜSTÜ, EŞYASI, İŞYERİ VE ONA AİT DİĞER YERLERİN aranması düzenlenmiştir. Ancak bu durumda aranan kişinin veya suçun delillerinin arama yapılacak yerde bulunduğunun kabul edilmesine olanak sağlayan OLAYLAR bulunmalıdır. • Örneğin suçüstü söz konusu olduğunda yapılacak takipte şüphelinin başka bir kişinin konutuna girmesi veya suç aletini veya başkaca delili başka bir kişinin konutunun içine atması durumunda buralarda başka bir şart aranmaksızın arama yapılabilecektir.

  20. Adli aramayla ilgili ÖGHY. nin 16'ncı maddesinde;"Özel güvenlik birimleri ve görevlileri, görev alanında bir suçla karşılaştığında suça el koymak, suçun devamını önlemek, sanığı tespit ve yakalama ile olay yerini ve suç delillerini muhafaza ve yetkili genel kolluğa teslim etmekle görevli ve yetkilidir. Bunlar genel kolluğun olaya el koymasından itibaren araştırma ve delil toplama faaliyetine genel kolluğun talebi halinde yardımcı olur." denilmektedir. • ARAMA ZAMANI: • Konutta, işyerinde veya diğer kapalı yerlerde GECE VAKTİ ARAMA YAPILAMAZ, (m.118/1) Ancak; • 1. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, • 2.Suçüstü halinde, • 3.Yakalanmış veya gözaltına alınmış olup ta FİRAR EDEN KİŞİ YA DA TUTUKLU YA DA HÜKÜMLÜNÜN tekraryakalanması amacıyla, • 4.Geceleyin herkesin girip çıkabileceği 2559 sayılı PVSK. nun 7’nci maddesinde sayılan umuma açık istirahat veeğlence yerlerinde, gece adlî arama yapılabilir. (AÖAY. m.31)

  21. GECİKMESİNDE SAKINCA BULUNAN HÂL:(AÖAY. MADDE 4) • Adlî aramalar bakımından; Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin tespit edilememesi ihtimalinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlini, • 2. Önleme aramaları bakımından; Derhâl işlem yapılmadığı takdirde, millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunmasının tehlikeye girmesi veya zarar görmesi, suçişlenmesinin önlenememesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespit edilememesi ihtimalînin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâliniifade eder. • 3. suçüstü hali. ise CMK. nun 2/j maddesinde, a. İşlenmekte olan suçu, • b. Henüz işlenmemiş olan fiil ile fiilin işlenmesinden hemen sonra kolluk veya suçtan zarar gören veya başkaları tarafından takip edilerek yakalanan kişinin işlediği suçu, • c. Fiilin pek az önce işlendiğini gösteren eşya veya delille yakalanan kimsenin işlediği suçu ifade etmektedir.

  22. Gece vakti 5237 sayılı TCK nun 6/1-e maddesi uyarınca; • Güneşin batmasından bir saat sonra başlayıp, güneşin doğmasına bir saat kalıncaya kadar devam eden vakittir. • Gündüz aramanın yapılması öngörüldüğü durumlarda, gündüz başlayan aramaya, zorunluluk halinde geceleyin de devam edilebilir. • Geceleyin arama yasağı üst araçlardaki aramalar, için uygulanmaz. • 4.Hukuka Aykırı veya Ölçüsüz Arama; • TCK. nun 120. maddesine Hukuka aykırı olarak bir kimsenin üstünü veya eşyasını arayan kamu görevlisi üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir" denilmektedir. • CMK. nun 141/1 maddesi, hakkındaki arama karârı ölçüsüz bîr şekilde gerçekleştirilen kişilerin tazminat isteyebileceklerini öngörmüştür. • Yine CMK. nun 143/2 maddesi “Devlet, ödediği tazminattan dolayı, koruma tedbiriyle ilgili olarak görevini kötüye kullanan kamu görevlilerine rücu eder," demektedir.

  23. 5.Adli Arama Emri ve Kararı: • Arama Emri Ya da Kararını Verme Yetkisi: Adli aramaya karar verme yetkisi Hakim’indir. • Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde CUMHURİYET SAVCISININ Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hallerde ise KOLLUKAMİRİNİN YAZILI EMRİ İLE arama yapılabilir. • Ancak, konutta, işyerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda arama, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile yapılabilir. Yani Kolluk amirinin yazılı emri ile bu gibi yerlerde arama yapılamaz. Kolluk amirinin yazılı emri ile yapılan arama sonuçları Cumhuriyet Başsavcılığına derhal bildirilir. • c .Arama Kararının İçeriği: Arama karârında veya Cumhuriyet Savcısının yazılı emrinde: aramanın nedenini oluşturan fiil; aranılacak kişinin adı, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya da eşya, karar veya emrin geçerli olduğu zaman diliminin ve aranılacak eşyanın elde edilmesi hâlinde el konulup konulmayacağının açıkça gösterilmesi gerekir

  24. c. Arama Kararının İcrası: • Kolluk arama kararı veya yazılı emirdeki koşullara uyarak aramayı gerçekleştirir ve buna ilişkin bir arama tutanağı düzenler. • Yönetmeliğin 11. maddesine göre tutanakta; • Arama kararının tarih ve sayısı, Aramanın yapıldığı yer, tarih ve saat; Aramanın konusu, • Aranan kişinin kimlik bilgileri, adını söylemediği takdirde eşkâl bilgileri • Araçta, konutta, işyeri ve eklentilerinde arama yapılmışsa, aracın plaka numarası, markası, konutun, işyerinin ve eklentilerinin açık adresi, su üstü aracının aranmasında, su üstü aracının cinsi, ismi, sahibi ve kullananı, deniz aracının aranması hâlinde ise deniz aracının cinsi, ismi, donatanı, bağlama limanı, tonajı, acentesi, kaptanı ve arama mevkii deniz aracının aranması hâlinde ise deniz aracının cinsi, ismi, donatanı, bağlama limanı, tonajı, acentesi, kaptanı ve arama mevkii • Aramanın sonuçları, el konulan suç eşyasına ilişkin belirleyici bilgiler. • Aramada yakalanan kişiler varsa kimlik bilgileri, kimliği belirlenemiyorsa eşkâl bilgileri

  25. Arama sonucunda yaralanma veya maddî bir zarar meydana gelip gelmediği • Arama işlemini yapanların adı, soyadı, sicili ve unvanı, hususları yer alır. • Tutanak arama işlemine katılmış olanlar ve hazır bulunanlarca imzalanır ve tutanağın bir sureti ilgiliye verilir. • Aramada Hazır Bulunacaklar: • Cumhuriyet Savcısı aramada hazır bulunabilir. Ancak C.Savcısı aramada hazır bulunmaz ise, konutlar, iş yerleri ile kapalı yerlerde arama yapabilmek için o yer ihtiyar heyetinden veya komşulardan iki kişinin bulundurulması gereklidir. (CMK. Md. 119/4) • Suç ile ilişkisi olmayan kimselerin nezdinde yapılan aramada ise işleme başlamadan önce zilyede, zilyedi bulunamazsa yerine çağrılacak kişiye aramanın amacı bildirilmelidir. • Aramada avukat bulundurulması zorunluluğu yoktur. Ancak CMK. nun 120/3. maddesi uyarınca aramada kişinin avukatı hazır bulunabilir Fakat avukatın önceden haberdar edilmesine gerek yoktur. Hazır bulunursa aramaya katılabilir, gelmesinin beklenmesi gerekmez.

  26. 7. Karar Ya da Emir Alınmadan Yapılacak Aramalar: AÖAY'nin 8 ve 9. maddelerine göre; • Hakkında tutuklama kararı veya yakalama emri veya zorla getirme kararı bulunan kişi ile hakkında gıyabî tutuklama kararı verilen kaçak yakalandığında üstünde yakalanması amacıyla konutunda, işyerinde, yerleşim yerinde, bunların eklentilerinde ve aracında yapılacak aramada • Hâkim kararı veya Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile veya kolluk tarafından doğrudan yakalanan kişinin, kendisine, başkalarına veya yakalama işlemini yapan kolluk görevlilerine zarar vermesini önlemek amacıyla yapılacak kaba üst aramasında, • c. Gözaltına alınan kişinin, nezarethaneye konmadan önce yapılan üst aramasında, • d.Herhangi bir sebeple hukuka uygun şekilde yakalandıktan sonra kolluk güçlerinin elinden kaçmakta olan kişilerin veya işlenmekte olan veya henüz işlenmiş olan veya pek az önce işlendiğini gösteren belirtilerin olduğu suçun failinin yakalanması amacıyla takibi sırasında girdikleri araç, bina ve eklentilerinde yakalanması amacıyla yapılacak aramalarda,

  27. e.1) 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17’nci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında, kaçak eşya, her türlü silâh, mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu maddelerin bulunduğu şüphe edilen her türlü kap, ambalaj veya taşımaya yarayan diğer araçlarda hemen yapılan aramalarda, 2) 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17’nci maddesinin altıncı fıkrası kapsamında gümrük salonları ve gümrük kapılarında kaçak eşya sakladığından kuşkulanılan kişilerin gümrük kontrolü amacıyla gümrük görevlilerince aranmasında; 3) 4458 sayılı Gümrük Kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek ve bu yerlerde rastlanacak kişi ve her nevi taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurulmasında ve bu kişilerin eşya, yük ve üzerleri ile varsa taşıma araçlarının aranmasında, f. Toplum için veya kişiler bakımından hayatî tehlikeyi ortadan kaldırmak amacıyla veya kapalı yerlerden gelen yardım çağrıları üzerine, konut, işyeri ve yerleşim yeri ile eklentilerine girmek için, ayrıca bir arama emri ya da kararı aranmaz.

  28. c. Arama Kararı veya Emri Bakımından 1.Arama Kararı Bakımından Yukarıda da izah edildiği üzere, arama kararı verme yetkisi sadece hâkime tanınmıştır. Yetkili hâkimden maksat, soruşturma evresinde sulh ceza hâkimi, kovuşturma evresinde ise yargılama yetkisini kullanan hâkimdir. Dolayısıyla yetkili ve görevli olmayan bir hâkimden alınacak arama kararının varlığı halinde dahi yapılacak arama hukuka aykırı olacaktır. 2.Arama Emri Yönünden a) Yetkili C.Savcısının Yazılı Arama Emri Soruşturma evresinde kanunla yetkili kılınan merci CMK. nun 160(1), (2) md. sine göre C.Savcısıdır. Dolayısıyla yetkili C.Savcısından alınmayan bir yazılı arama emri varsa, arama işlemi yinede hukuka aykırı olacaktır. b) Kolluk Amirin Yazılı Arama Emri 5271 S.CMK. nun 119.md. de, 5353 Ş.Y. değişiklik yapılarak kolluk amirlerine de sınırlı şekilde yazılı arama emri verme yetkisi tanınırken, amir kavramı tanımlanmamıştır. Yönetmelikte de bu yönde düzenleme mevcut değildir. Kolluk amirinden maksat kendi teşkilat kanunundaki hiyerarşik yapıya göre mahallinde en üst düzeydeki yetkili olarak düşünülmelidir.

  29. Ancak, konutta, işyerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda kolluk amirlerinin yazılı emri ile arama yapılamaz. Dolayısıyla bu sınırlamaya uyulmaksızın verilen arama emri de hukuka aykırı olacaktır. 3.Arama Kararı veya Emrinin İçeriği Bakımından Arama karar veya emrinde aranacak yerler, kişiler, nesneler, zaman dilimi, süre ile aramaya sebep olan fiilin tereddüde yer vermeyecek şekilde tanımlanması gerekir. (CMK.119(2) md ) Genel bir arama kararı sonucu elde edilen deliller hukuka aykırı olacaktır. ARAMANIN KONUSU BAKIMINDAN Aramanın konusu suç şüphesi altındaki kişiler ile diğer kişilerin üstü, eşyası, araçtan, konutu, işyerleri ve bunların eklentileri olabilir. Bir yerin konut sayılması için orada oturulması yeterlidir.

  30. ARAMA ZAMANI BAKIMINDAN Aramanın hangi zaman dilimi içinde yapılacağı ilgili karar veya emirde mutlaka belirtileceğine göre aramanın belirtilen süre içinde başlanıp bitirilmesi asıldır. Kural aramanın gündüz yapılmasıdır. Gece arama yapılması sıkı koşullara tabi tutulmuştur.(CMK.118(2) md.) Gece arama yapılmasından maksat, aramaya gece başlanılmasıdır. ARAMA İŞLEMİ BAKIMINDAN Arama işleminin dayanağı olan karar veya emir ilgiliye okunmalı ve aramaya ondan sonra başlanılmalıdır. Bunun istisnası 5237 S.TCK. nun 25(2) md. de düzenlenen zorunluluk halleridir. Arama işlemi sırasında ölçülülük ilkesine uyulmalı gereğinde fazla güç kullanılmasından kaçınılmalıdır. Aksi halde arama hukuka aykırı hale gelebileceği gibi, 5237 S. TCK. nun 256 (1) md. kapsamında cezai sorumluluk doğabilir.

  31. ARANILAN KİŞİLER BAKIMINDAN 1.Diplomatik Dokunulmazlığı Olan Kişiler: Diplomatik dokunulmazlığı olan kişiler hakkında soruşturma kovuşturma yapılamayacağından, haklarında arama kararı veya emri verilmesi mümkün değildir. 2.Hâkim ve Savcılar: Hâkimler ve C.Savcıları hakkında, ağır cezayı gerektiren suçüstü halleri hariç, arama yapılması mümkün değildir. hâkim ve savcılar hakkında soruşturma yapmak için Adalet Bakanlığından izin alınması şarttır. 3.Avukatlar: Avukatların, avukatlık görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolay yazıhaneleri veya konutları ancak hâkim kararıyla, kararda belirtilen olay ve iddialarla sınırlı olarak C.Savcısının nezaretinde ve baro başkanı veya temsilcisinin de katılımı ile aranabilir. 4.Milletvekilleri: Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz.

  32. CEZAİ SORUMLULUK Usulünce Verilmiş arama kararı veya yazılı arama emri olmaksızın arama yapan kamu görevlisinin TCK. nun 120 (1 md. uyarınca 3 aydan bir yıla kadar ceza sorumluluğu söz konusu olabilir. Kişilerin üzerinin veya eşyasının aranması insan haysiyetine bir tecavüz teşkil ettiği gibi kişi dokunulmazlığının bir devamı olan özel hayatın gizliliğine karşı da bir saldırı oluşturur. ŞÜPHELİNİN EŞYASI VE ÖZERİNİN ARANMASI Arama girişimi temel kişi hak ve özgürlüklerine önemli bir müdahale olduğundan son zamanlardaki düzenlemelerde bu iş kanunlar çerçevesinde halledilmeye çalışılmıştır. İşin düzenlenmesi yönetmeliklerden çıkarılmıştır. CMK 116 madde uyarınca; yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda MAKUL ŞÜPHE var ise şüphelinin veya sanığın, ÜSTÜ, EŞYAI, KONUTU, İŞYERİ VE ONA AİT DİĞER YERLER aranabilir. Şüphenin olumlu nedenlere dayanması, yani makul olması şarttır.

  33. ÖGHK md. 7'de yer alan ve “şüpheli kişi” kavramı içerisinde düşünülüp de aramaya tâbi tutulanlar ise şunlardır: ı. Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 127Yıci maddesine (Yeni CMK madde 90) göre yakalama ve yakalama nedeniyle orantılı arama. ıı. Görev alanında, haklarında yakalama, tutuklama veya mahkûmiyet kararı bulunan kişileri yakalama vearama, belirtilen bu durumlarda da yine CMK da öngörülen koşullar göz önünde bulundurulacaktır. Ölçükaçırılmayacaktır. Burada özellikle üst kavramı önem kazanmaktadır. Kişinin üzerinde bulunan her türlü giysi,aksesuar, peruk, protezler üst kavaramı içindedir ve aramaya konu olabilirler. Üst araması kişinin vücudunundış yüzeyi ile sınırlı olmak zorundadır.

  34. Şüphelinin eşyası kavramı, kişinin kendi beraberinde olan el çantası, çekip götürdüğü valizi ve benzerleridir Mağaza Müşterilerinin Aranması: Mağazalar ve alış veriş merkezleri özel mülkiyete konu olan kapalı mekânlardır. Buralara girişte yapılacak aramalar önleme aramalarıdır. İçinde bağımsız mağazaların bulunduğu yapıların girişinde ise arama yapılmaktadır. Bu tür yerlere girişten önce özel güvenlik görevlileri tarafından şahısların üzerinde ve eşyalarında güvenliği tehlikeye sokabilecek maddelerin bulunup bulunmadığını öğrenmek amacıyla ve teknik cihazlarla yapılan kontrol işlemini Güvenlik Kontrolü diye tanımlamak gerekir. Buradaki kontrol için herhangi bir kamu otoritesinden izin ya da onay almaya gerek yoktur.

  35. Özel güvenlik görevlileri; Koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle kontrol etme, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme, konusunda yetkili kılınmıştır. ARAMA İŞLEMLERİ Arama işlemi sırasında aşağıdaki hususlara dikkat edilmelidir. Aramanın Amacını Bildirme: Şüphelinin üzerinde ve eşyalarında yapılacak arama sırasında aramanın amacınıbildirmek kanuni bir zorunluluk değildir. Bununla birlikte ÖGG, aramanın amacına zarar verme ve aramayı engellemeriski yoksa aramaya başlamadan önce, aramanın amacı hakkında ilgiliye bilgi vermelidirler.

  36. Aramanın Düzeni: Adli amaçla aramaya maruz kalan kimsenin buna katlanması, ÖGG' nin aramasına engelçıkarmaması gerekir. Aksi halde ÖGG, ilgili kişiye karşı zor kullanma ve onu yakalama yetkisine de sahiptir. (CMK m.90), 5188/m.7-j) Bu durum derhal yetkili kamu kolluğuna bildirilecek, yakalama ÖGG tarafından gözaltına almayadönüştürülmeyecektir. Zor kullanma, engellemeyi aşmak ve aramayı gerçekleştirmekle sınırlıdır. Gözaltına alma isearama süresi kadar, en çok 24 saattir.

  37. 3.Kimlik Gösterme: Adli arama öncesinde üniformalı ÖGG' nin ayrıca kimlik göstermesi de gerekmemektedir.Çünkü 5188 sayılı yasaya göre "Kimlik kartı görev alanı ve süresi içerisinde herkes tarafından görülebilecek şekildeyakaya takılır" (m.12/2) Zaten üniformalı OGG yakasında kimlik kartı bulunmadıkça yasanın verdiği yetkilerikullanamaz. Ancak sivil giysi ile görev yapmalarına izin verilen ÖGG, adli (veya önleyici) amaçla arama yapmadanönce kimliklerini muhataplarına ibraz etmek zorundadır. 4.Belgelerin İncelenmesi: Aramada ete geçen Belge ve kâğıtlar varsa bunları inceleme yetkisi hâkim ve C.Savcısına aittir. Kolluk memurları, özellikle de ÖGG'leri; hakkında arama işlemi uygulanan kişinin rızası da olsa bu belge ve kâğıtları okuyamazlar.

  38. 5.Şüphelenilen Suçla İlgisiz Bir Delil Bulunması: Yukarıda da işaret edildiği gibi şüphelenilen suçla yapılacakarama arasında uyum bulunmalıdır. Kaçak kesilen orman emvalini bulmak için şüpheliye ait otomobilin torpidogözünü arayıp silah bulmak böyle bir uyumsuzluk ve hukuka aykırı arama örneğidir. Bu uyum gözetildiği halde “arama neticesinde yapılmakta olan tahkikatla alakası bulunmayan, fakat diğer bir suçun işlendiği şüphesiniuyandırabilecek olan eşya bulunursa, bu eşya muvakkat olarak zapt olunur ve keyfiyet Cumhuriyet Savcılığınabildirilir." (CMK. m.138) Dolayısıyla ÖGG, görev yaptığı yerde önleme aramasında bulunurken bir suçun işlendiğişüphesini uyandırabilecek bir delil elde ederse; bu delili muhafaza altına alır ve durumu C. Savcılığına iletmek üzerederhal genel kolluğa bildirir. 6. Arama Üzerine Belge Verilmesi: Arama sonunda, hakkında arama işlemi uygulanan kişiye talebi hâlinde; Aramanın, •Şüpheli veya sanık olması ve yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe bulunması sebebiyle mi? •Şüphelinin veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde edilebilmesi amacıyla mı, yapıldığını,•Aramada el konulan veya koruma altına alınan eşyanın listesini, •Aramada şüpheyi haklı kılan bir şey elde edilmemiş ise bunu,

  39. •Hakkında arama işlemi uygulanan kimsenin, el konulan eşyanın mülkiyetine ilişkin görüş ve iddialarını, içerenbelge veya belgeler verilir. ÖNLEME ARAMASI AÖAY. Madde 19'a göre Önleme araması; a)Millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, b)Suç işlenmesinin önlenmesi, c)Taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti, amacıyla, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde mülkî âmirin yazılı emriyle ikinci fıkrada belirtilen yerlerde, kişilerin üstlerinde, aracında, özel kâğıtlarında ve eşyasında yapılan arama işlemidir.

  40. Kapı ve el detektörü, X-ray cihazı kullanılan özel mülkiyete konu yerlere girişte, cihazların tepkisiyle orantılı olarakgelen kişinin üzeri veya eşyasının aranması yetkisi doğar. ÖGG' nin gerçekleştirdiği aramaların çok büyük bir bölümübu niteliktedir. Umuma açık yerler, belli koşullarda (örneğin yaş) herkese açık gazino, kahvehane gibi yerlerdir. Bu alanlara girişte o yerin niteliğine uygun düşmeyen güvenlik kısıtlamalarına gidilmemelidir. Sadece üyelerin veya davetlilerin girebileceği yerler umuma açık değil, özel yer sayılır. Umuma mahsus kapalı alanlar, otobüs terminalleri, demiryolları ve yeraltı tren istasyonları hiçbir şart aranmadan herkesin girip çıktığı yerlerdir. ÖGG bu alanlarda sadece izleme yapmakla yetinmelidir. Suç şüphesi ve yardım amacı dışında insanlara müdahalede bulunmamalıdır Umuma mahsus alanlar; yol, park gibi herkesin istifadesine açık yerlerdir. Bakım ve işletilmesi belediyelere ait olan bu yerlerde ÖGG istihdam edilmektedir. Bu alanlara girişte kimlik sorma ve arama yetkisinin kullanılması makul değildir. Ancak suç şüphesi veya ciddi bir ihbarın varlığı halinde düşünülebilir. 5188 sayılı yasa bu alanlarda ÖGG' ye hiçbir yetki tanımamıştır.

  41. Önleme araması yapılabilecek yerler: • 6.10.1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu kapsamına giren toplantı ve gösteriyürüyüşlerinin yapıldığı yerde veya yakın çevresinde, • Özel hukuk tüzel kişileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları veya sendikaların genel kurultoplantılarının yapıldığı yerin yakın çevresinde, • Halkın topluca bulunduğu veya toplanabileceği yerlerde, • Öğretim ve eğitim özgürlüğünün sağlanması için her derecede öğretim ve eğitim kurumlarının ve üniversite binalarıve ekleri içerisinde, kurumun imkânlarıyla önlenmesi mümkün görülmeyen olayların çıkması olasılığı karşısındarektör, acele hâllerde de dekan veya bağlı kuruluş yetkililerinin kolluktan yardım istemeleri hâlinde, girilecek üniversite,bağımsız fakülte veya bağlı kurumların içerisinde, bunların yakın çevreleri ile giriş ve çıkış yerlerinde. • Umumî veya umuma açık yerlerde veya öğrenci yurtlarında veya eklentilerinde, • Yerleşim yerlerinin giriş ve çıkışlarında, • Her türlü toplu taşıma veya seyreden taşıt araçlarında, • 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda öngörülen suçların işlenmesinin önlenmesi amacıyla, ticarethane,işyeri, eğlence ve benzeri yerler ile eklentilerinde,

  42. 9. 5253 sayılı Dernekler Kanununun 20’nci maddesi kapsamında, derneklerde veya eklentilerinde önleme aramasıyapılabilir. Ancak; KONUTTA, YERLEŞİM YERİNDE VE KAMUYA AÇIK OLMAYAN ÖZEL İŞYERLERİNDE VEEKLENTİLERİNDE önleme araması yapılamaz. ÖNLEME ARAMASI KARARI Önleme araması kararını kolluğun mülki amirine başvurusu ve (4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda öngörülen suçların işlenmesinin önlenmesi amacıyla yapılacak aramalar için bu talep, o yer Cumhuriyet savcısına da yapılabilir.) mülki amirinin talebi ile hâkim verir. Ancak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde mülki amiri yazılı arama emri verir. Kolluk amirleri, önleme araması emri veremez.

  43. ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLİLERİNİN KONTROL YETKİLERİ Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 21'nci Maddesine göne Özel güvenlik görevlilerinin: a)Koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle kontrol etme, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme, b)Toplantı, konser, spor müsabakası, sahne gösterileri ve benzeri etkinlikler ile cenaze ve düğün törenlerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle kontrol etme, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme, c)Yangın, deprem gibi tabiî afet durumlarında ve imdat istenmesi hâlinde görev alanındaki işyeri ve konutlara girme, d)Hava Meydanı, liman, gar, istasyon ve terminal gibi toplu ulaşım tesislerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle kontrol etme, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme yetkileri vardır. Derneklerde arama: Kamu düzeninin korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi nedenlerinden birine bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde mülkî âmirin yazılı emri bulunmadıkça, kolluk kuvvetleri, dernek ve eklentilerine giremez, arama yapamaz ve buradaki eşyaya el koyamaz. (Md. 22)

  44. Spor müsabakaları ile ilgili aramalar: Spor müsabakalarının yapılacağı spor alanına, güvenlik güçlerince gerçekleştirilecek kontrolden sonra seyirci alınır. Spor alanlarının çevresinde, stadyum veya spor salonu girişleri ile turnike girişlerinde, müsabakayla ilgili olarak hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca olan hâllerde mülkî âmirin yazılı izni ile kolluk tarafından veya kolluğun denetiminde, Özel güvenlik görevlilerince üst araması yapılır ve 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun amacına aykırı madde ve cisimler geçici olarak koruma altına alınır. (Md. 23) Önleme araması kararı alınması gerekmeyen hâller: Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 25 nci maddesi gereğince; a)Devletçe kamu hizmetine özgülenmiş bina ve her türlü tesislere giriş ve çıkışın belirli kurallara tâbi tutulduğu hâllerde, söz konusu tesislere girenlerin üstlerinin veya üzerlerindeki eşyanın veya araçlarının aranmasında, b)5442 sayılı İl İdaresi Kanununun ek 1 inci maddesi kapsamında bulunan, sivil hava meydanlarında, limanlarda ve sınır kapılarında, binaların, uçakların, gemilerin ve her türlü deniz ve kara taşıtlarının, giren çıkan yolcuların X-ray cihazından geçirilerek, gerektiğinde üstünün ve eşyasının aranması ile buralarda görevli kamu kuruluşları ve özel kuruluşlar personelinin, üstlerinin, araçlarının ve eşyalarının aranmasında,

  45. c)2935 sayılı Olağanüstü Hâl Kanununun 11 inci maddesi kapsamında, kişilerin üstünün, eşyalarının Olağanüstü Hâl Valisinin emriyle aranmasında, d)1402 sayılı Sıkıyönetim Kanununun 3 üncü maddesi kapsamında, konutların ve her türlü dernek, siyasî parti, sendika, kulüp gibi teşekküllere ait binaların, işyerlerinin, özel ve tüzel kişiliklere sahip müesseseler ve bunlara ait eklentilerin ve her türlü kapalı ve açık yerlerin, mektup, telgraf ve sair gönderilerin ve kişilerin üzerlerinin sıkıyönetim komutanının emriyle aranmasında, e)Kanunların, muhafaza altına alınmalarına olanak verdiği kişilerin, üst veya eşyalarının aranmasında, f) 26.4.1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun çerçevesinde görevli kolluğun, aynı Kanunun 79 uncu maddesindeki silâh taşıma yasağı kapsamında, silâh taşıdığından şüphelenilen kişilerin üstlerinin ve eşyalarının aranmasında, ayrıca bir arama emri ya da kararı gerekmez: Daha önce de belirtildiği gibi, Umuma açık veya açık olmayan özel işletmelerin, kurumların veya teşebbüslerin girişlerindeki kontroller, buralara girmek isteyen kimselerin rızasına bağlıdır. Kontrol edilmeyi kabul etmeyenler, bu gibi yerlere giremezler. Bu gibi yerlerde kontrol, esasta özel güvenlik görevlileri tarafından yerine getirilir. Ancak, bu yerlerin ve katılanların taşıyabilecekleri özel niteliklere göre, önleme aramaları kolluk güçleri tarafından da yapılabilir.

  46. Önleme araması tutanağı: Arama sırasında suç unsuruna rastlandığında, önleme araması tutanağa bağlanır. Bu tutanakta; Adli ve Önleme Aramaları yönetmeliğinin 11 inci maddesinde yazılı unsurları içerir. Ve tutanak arama işlemine katılmış olanlar ve hazır bulunanlarca imzalanır. Tutanağın bir sureti ilgiliye verilir. Suç unsuruna rastlanmadığı durumlarda, aranan kişinin talebi hâlinde, kendisine arama kararı veya emrinin tarih ve sayısı, aramanın tarih ve saati, yeri, aranan şahsın ve arayan görevlinin kimlik bilgilerinin yer aldığı bir belge verilir. (Md.26) ŞARTLARI Önleme araması için, makul sebeplerin oluştuğunu ve millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti amacının ortaya çıktığını ve tehlikenin oluştuğunu gösteren belirlemeler, kolluk tarafından önceden tespit edilir ve aramanın yapılması önerilen yer ve zaman ile birlikte mülkî âmire, gerekçeleri ile birlikte yazılı olarak iletilir. 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda öngörülen suçların işlenmesinin önlenmesi amacıyla yapılacak aramalar için bu talep, o yer Cumhuriyet savcısına da yapılabilir. Yetkili merci, kolluğun talebini uygun bulursa, hâkimden arama kararı talep eder; ancak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde yazılı arama emri verir.

  47. ÇALIŞMA İLİŞKİLERİNDEN KAYNAKLANAN ARAMA ÖGG' nin yaptığı önleme aramaları içinde çalışma ilişkilerinden kaynaklanan aramalar önemli yer tutar. Tekel deposu, Merkez Bankası, Darphane gibi işyerlerinde çalışanlar işyerlerine girişte ve daha çok da çıkışta aranmaktadırlar. Bu tip aramalar yapılan işin niteliğine uygun düşmesi ve her çalışanın aranması şartıyla hukuki bulunmaktadır. Banknot matbaası'nda geçmiş yıllarda çok sık olan, tuvalete giriş çıkışlarda bile yapılan aramalar insan onurunu zedeleyici bulununca kaldırılmış, daha sonra hesap tutmadığı günlerde tüm personelin sorun çözülünceye kadar işyerinden ayrılmaması ve tek tek aranması uygulanmasına geçilmiştir. Özel Mülkiyete konu olan alanlarda, kapalı alanlarda malik ve yönetici aramayı şart koyarsa özel güvenlik görevlisiböyle bir aramaya yetkilidir.

  48. Özel güvenlik görevlisinin görev atanma silahlı olarak bir görevin ifası için gelen kolluk görevlisi, bu durumu belgeleyerek hiçbir kısıtlamaya tabi tutulmadan içeriye girebilir. Özel güvenlik görevlisinin görevi de talep halinde gelen kolluk kuvvetine yardımcı olmaktır. Ancak genel kolluğunda silahla giremeyeceği yerler vardır. Kolluk mensubunun yapacağı görev onun silahlı göre yapmasını gerektirmiyor* tam aksine silahsız olması isteniyorsa, özel güvenlik görevlisi onların silahlarını usulüne uygun olarak alabilir ve kolluk kuvvetleri de buna uymak zorundadır. Bu hususla ilgili olarak özel güvenlik görevlisinin işvereni amiri silah yasağına dair emri, yazılı olarak vermeli ve emrin bir nüshasını da herkesin görebileceği bir yere astırmalıdır. Özel güvenlik görevlisi teslim aldığı silah karşılığında sahibine bir kart vermelidir. Silahı aynen teslim etmek özel güvenlik görevlisinin görevidir. Bunun için işyerinde silah muhafaza dolabı bulunmalıdır. HAVA ALANLARINDA ARAMA Önleme aramasının en yaygın bir biçimde yapılması öngörülen yerlerden birisi de hava meydanlarıdır. Ulusal ve uluslar arası insan taşımacılığının, günümüzde en yoğun bir şekilde yapıldığı yerlerin başında hava alanları gelmektedir. O nedenle de buraların korunması, gerekli önlemlerin alınması, Uluslar arası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) normlarına göre yolcu ve eşyası son derece titiz ve; sıkı aramalara tabi tutulmaktadır.

  49. Sivil Hava Meydanları, Limanlar ve Sınır Kapılarında Güvenliğin Sağlanması, Görev ve Hizmetlerin Yürütülmesi Hakkında Yönetmeliği 8'nci maddesine göre; mülki idare amiri, genel güvenlik ye kamu düzeni bakımından gerekli gördüğü hallerde sivil hava meydanlarında 5442 Sayılı İl İdaresi Kanunu ek md, 1 çerçevesinde binaları, uçakları, giren çıkan yolcular ile binalarda görevli kamu ve özel kuruluşların tüm personelinin üstlerini, araçlarını ve eşyalarını aratmaya yetkilidir. Arama emri, aramanın kimler tarafından yapılacağı belirtilmek kaydıyla ve yazılı olarak verilir. Mülki idare amiri, havaalanları, limanlar ve sınır kapılarında güvenlik görev ve sorumluluğunu, genel kolluk kuvvetleri ve özel güvenlik teşkilatıyla yerine getirir, (md.20) Yolcuların ve kabin bagajlarının kargo, posta paketi ve uçağa verilen yüklerin kontrolünde; metal, el ve kapı detektörleri, röntgen cihazları, düşük basınçlı hücre, koklama detektörleri (patlayıcı, uyuşturucu) ve köpek kullanılır. Gerektiğinde paketler açtırılarak elle arama yapılır veya 24 saat beklemeye alınır. Gerekli görüldüğünde uçak başında sahiplerince gösterilmesi sağlanır. Sahipsiz bagajlar uçağa alınmaz. (Md. 22)

  50. EL KOYMA El koyma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi amacıyla veya suçun delili olabileceği veya müsadereye tâbi olduğu için, bir eşya üzerinde, rızası olmamasına rağmen, zilyedin tasarruf yetkisinin kaldırılması işlemidir. Diğer bir ifade ile: El koyma (=zapt);Bir mal üzerindeki zilyede ait tasarruf yetkisinin kamu gücü kullanılarak kaldırılmasına denir. Koruma altına alma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi ya da delil olabilecek veya müsadereye tâbi olan yahut güvenliğin sağlanması amacıyla, eşyayı zilyedinin kendiliğinden vermesine veya el konulana kadar geçici olarak alıkoymaya denir, Muhafaza altına alma: Kanunun yetki verdiği hâllerde yetkili merci önüne çıkarılması gereken kişilerin ilgili kurumlar veya kişilerce teslim alınana kadar sağlıklarına zarar vermeyecek şekilde ve zorunlu olduğu ölçüde özgürlüklerinin kısıtlanıp alıkonulmasına denir. El Koymadan amaç: Bir suçu ispatlamaya yarayan ya da bizzat kendisi suç konusunu oluşturan şeylere el konulması, el koyma işlemine tabi tutulmasıdır. Genel anlamda el koyma işlemi de arama işlemi gibi; 1) Adli türden el koyma, 2) İdari (önleyici, koruyucu) türden el koyma şeklinde iki ana alt gruba ayrılmaktadır, her birisinin kapsamı oldukça geniştir.

More Related