1 / 105

KAMİL KOÇ İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI GELİR VE KURUMLAR VERGİLERİ MÜDÜRÜ

KURUMLAR VERGİSİNDEN "İSTİSNA KAZANÇLAR". KAMİL KOÇ İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI GELİR VE KURUMLAR VERGİLERİ MÜDÜRÜ. ©. İSTİSNALARIN SINIRI.

talitha
Download Presentation

KAMİL KOÇ İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI GELİR VE KURUMLAR VERGİLERİ MÜDÜRÜ

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. KURUMLAR VERGİSİNDEN "İSTİSNA KAZANÇLAR" KAMİL KOÇİSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI GELİR VE KURUMLAR VERGİLERİ MÜDÜRÜ ©

  2. İSTİSNALARIN SINIRI Kurumlar vergisi istisnası ile ilgili hükümler, ancak Kurumlar Vergisi Kanunu, Gelir Vergisi Kanunu ve Vergi Usul Kanununa hüküm eklenmek veya bu kanunlarda değişiklik yapılmak suretiyle düzenlenir. (KVK 35/2) Diğer kanunlardaki istisnalara ilişkin hükümler, kurumlar vergisi bakımından geçersizdir. (KVK 35/1) ULUSLARARASI ANLAŞMA HÜKÜMLERİ SAKLIDIR 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun yürürlüğünden önce kurumlar vergisine ilişkin olarak başka kanunlarda yer alan istisnalar bakımından 35. madde hükmü uygulanmaz. (KVK geçici 1. maddenin 9. fıkrası)

  3. KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNUN 5. MADDESİNDE YER ALAN İSTİSNALAR 1) İştirak kazançları istisnası 7) Bankalara veya TMSF’ye borçlu durumda olan kurumlar ile bankalara tanınan istisna 2) Yurt dışı iştirak kazançları istisnası 8) Yurt dışı şube kazançları istisnası 3) Tam mükellef anonim şirketlerin yurt dışı iştirak hisseleri satış kazancı istisnası 9) Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançlarda istisna 4) Emisyon primi kazancı istisnası 5) Türkiye’de kurulu fonlar ile yatırım ortaklıklarının kazançlarına ilişkin istisna 10) Eğitim tesisleri ile rehabilitasyon merkezlerinin işletilmesinden elde edilen kazançlara ilişkin istisna 6) Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan hakları satış kazancı istisnası 11) Risturn istisnası

  4. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR 1) Türk Uluslararası Gemi Sicili’ne kayıtlı gemilerin işletilmesinden ve devrinden elde edilecek kazançlara ilişkin istisna 2) Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununda yer alan istisna 3) Serbest bölgelerde uygulanan kurumlar vergisi istisnası 4) Yatırım indirimi istisnası

  5. BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NATO ULUSLARARASI ANLAŞMALARLA SAĞLANAN İSTİSNALAR VE ULUSLARARASI KURUMLARA TANINAN İSTİSNALAR Kanunla onaylanmış bulunan uluslararası anlaşmalarda yer alan kurumlar vergisine ilişkin istisnalar ile gibi uluslararası kuruluşlara ilişkin istisnalar kurumlar vergisi matrahının tespitinde mutlak suretle dikkate alınacaktır.

  6. İŞTİRAK KAZANÇLARI İSTİSNASI KURUMLARIN; Tam mükellefiyete tâbi başka bir kurumun sermayesine katılmaları nedeniyle elde ettikleri kazançlar (Fonların katılma belgeleri ile yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde edilen kâr payları hariç) Tam mükellefiyete tâbi başka bir kurumun kârına katılma imkânı veren kurucu senetleri ile diğer intifa senetlerinden elde ettikleri kâr payları KURUMLAR VERGİSİNDEN İSTİSNADIR Bu istisna, yalnızca tam mükellefiyete tâbi kurumların sermayelerine iştirak edilmesi suretiyle kurumlarca elde edilen kâr paylarını kapsamaktadır. Kâr payını alan kurumun tam veya dar mükellefiyete tabi olmasının istisnanın uygulanmasında bir önemi bulunmamaktadır.

  7. Tam mükellef bir kurumdan elde edilen iştirak kazancının, bu kurumda genel vergi rejimi uyarınca vergilenmiş veya kurumlar vergisinden istisna edilmiş kazançlardan oluşması veya kâr dağıtımına bağlı vergi kesintisinin kapsamı dışında bırakılmış veya düşük oranda vergi kesintisi yapılmış olması, istisna uygulamasına engel teşkil etmeyecektir. Kurucu ve intifa senetlerinden elde edilen kar payları ile kurumların başka bir kuruma iştirak etmeleri nedeniyle bu kurumun yönetim kurulunda bulunan temsilcileri vasıtasıyla elde etmiş oldukları kar payları Dar mükellef bir kurumdan kâr payı alan kurumlar iştirak kazançları istisnasından yararlanamayacaktır.

  8. YURT DIŞI İŞTİRAK KAZANÇLARI İSTİSNASI İSTİSNADAN YARARLANABİLMENİN KOŞULLARI İştirak edilen kurumun anonim veya limited şirket niteliğinde bir kurum olması İştirak edilen kurumun kanuni ve iş merkezinin Türkiye’de bulunmaması İştirak payını elinde tutan kurumun yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az %10’una sahip olması İştirak kazancının elde edildiği tarih itibarıyla, iştirak payının kesintisiz olarak en az bir yıl süre ile elde tutulması İştirak kazancının elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmesi Yurt dışı iştirak kazancının iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az %15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması İSTİSNADAN YARARLANILABİLMESİ İÇİN BU ŞARTLARIN TOPLUCA SAĞLANMASI GEREKMEKTEDİR.

  9. Vergi yükü, yurt dışındaki iştirakin bulunduğu ülkede ilgili dönemde tahakkuk eden ve kâr payı dağıtımına kaynak olan kazançlar üzerinden ödenen vergiler de dahil olmak üzere, toplam gelir ve kurumlar vergisi benzeri verginin, bu dönemde elde edilen toplam dağıtılabilir kurum kazancı ile tahakkuk eden gelir ve kurumlar vergisi toplamına oranlanması suretiyle tespit edilecektir. DAĞITILABİLİR KURUM KAZANCININ TESPİTİNDE Dönem kârından ayrılan karşılıklar ile yedek akçeler, dağıtılabilir kârın hesabında dikkate alınır. Bulunduğu ülke vergi mevzuatınca vergiye tabi kazancın tespitinde gider olarak indirimi kabul edilmeyen giderlerin, dağıtılabilir kurum kazancına ilave edilmemesi gerekir. Yurt dışındaki iştirakin kazancı içinde istisna kazanç unsuru bulunması halinde, kazanca istisna uygulandıktan sonra bulunan matrah üzerinden hesaplanan vergi, vergi yükünün tespitinde dikkate alınacaktır. Geçmiş yıl zararlarının mahsubundan sonra hesaplanan vergi,vergi yükünün hesabında dikkate alınacaktır. İştirak edilen yabancı kurumun esas faaliyet konusunun finansman temini veya sigorta hizmetlerinin sunulması ya da menkul kıymet yatırımı olması durumunda, iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az Türkiye’de uygulanan kurumlar vergisi oranında, gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması

  10. Örnek

  11. Yurt dışındaki inşaat, onarım, montaj işleri ve teknik hizmetlerin yapılabilmesi için ilgili ülke mevzuatına göre ayrı bir şirket kurulmasının zorunlu olduğu durumlarda, söz konusu şirketlere iştirak edilmesinden elde edilen kazançlara, herhangi bir şart aranmaksızın yurt dışı iştirak kazançları istisnası uygulanacaktır. Ancak, yurt dışındaki inşaat, onarım, montaj işleri ve teknik hizmetlerin yapılabilmesi için ilgili ülke mevzuatına göre kurulan şirketin ana sözleşmesinde, inşaat, onarım, montaj işleri ve teknik hizmetlerin yapılması için kurulduğunun belirtilmesi ve fiilen bu amaç dışında faaliyetinin bulunmaması şarttır. Bu şartları taşımayan veya başka faaliyet konularıyla da uğraşan şirketlerin bu kapsamda değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır. YURT DIŞI İŞTİRAK KAZANÇLARI İSTİSNASI YURT DIŞINDAKİ İNŞAAT İŞLERİNİN YAPILABİLMESİ İÇİN İLGİLİ ÜLKE MEVZUATINA GÖRE AYRI BİR ŞİRKET KURULMASININ ZORUNLU OLDUĞU DURUMLARDA İSTİSNA UYGULAMASI

  12. TAM MÜKELLEF ANONİM ŞİRKETLERİN YURT DIŞI İŞTİRAK HİSSELERİ SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI İstisnadan sadece belli şartları taşıyan tam mükellefiyete tabi anonim şirketler yararlanabilecek olup, ANONİM ŞİRKETİN; Yurt dışı iştiraklerinin anonim veya limited şirket niteliğinde olması ve bu iştiraklerin Türkiye’de tam mükellef olmaması, Satışa konu iştirak hisselerini, elden çıkarma tarihi itibarıyla en az iki tam yıl (730 gün) süreyle aktifinde tutmuş olması, Yurt dışı iştirak kazancının elde edildiği tarih itibarıyla; aralıksız olarak en az bir yıl süreyle nakit varlıklar dışında kalan aktif toplamının %75 veya daha fazlasının yurt dışı iştirak hisselerinden oluşması ve yurt dışı iştiraklerinin her birinin sermayesine en az %10 oranında iştirak etmesi GEREKMEKTEDİR

  13. TAM MÜKELLEF ANONİM ŞİRKETLERİN YURT DIŞI İŞTİRAK HİSSELERİ SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI ÖRNEK (B) Şirketinin sermayesi 1.000.000.-TL, (Y) A.Ş.nin sermaye payı 500.000.- TL, Türkiye’de tam mükellef olan (Y) A.Ş.nin 27/03/2010 tarihi itibarıyla dört tam yıldır aktifinde bulunan ve aralıksız olarak en az bir yıl süreyle nakit varlıklar dışındaki aktif toplamının %80’i tam mükellef olmayan (B), (C) ve (D) anonim veya limited şirket mahiyetindeki şirketlere iştirakten oluşmaktadır. Söz konusu yurt dışı iştiraklerinin bilançoda görülen kayıtlı değeri 675.000.-TL, nakit varlıklar dışındaki aktif toplamı ise 1.000.000.-TL’dir. (Y) A.Ş.nin bu şirketlerin sermayesine iştirak payları da yandaki gibidir: (C) Şirketinin sermayesi 400.000.-TL, (Y) A.Ş.nin sermaye payı 200.000.- TL, (D) Şirketinin sermayesi 1.500.000.-TL, (Y) A.Ş.nin sermaye payı 75.000.-TL’dir.

  14. Şayet, (Y) A.Ş.nin (D) Şirketi dışında kalan diğer şirketlere iştirak etmesi nedeniyle, nakit varlıklar dışındaki aktif toplamı %75 şartını taşıyor olsaydı, (D) şirketine ait iştirak hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar için de istisnadan yararlanılabilecekti. TAM MÜKELLEF ANONİM ŞİRKETLERİN YURT DIŞI İŞTİRAK HİSSELERİ SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI Bu durumda, (Y) A.Ş.nin (B) ve (C) Şirketlerindeki sermaye payı %50 iken (D) Şirketindeki sermaye payı %5 olduğundan ve bu iştirak payı dışındaki iştiraklerin (Y) A.Ş.nin nakit varlıklar dışındaki aktif toplamına oranı; [(500.000+200.000)/500.000=] %70 olacağından, bu kurum istisna uygulaması için gereken şartları taşımamaktadır. Bu nedenle, yurt dışı iştirak hisselerinin satışından elde edilecek kazançlar istisnadan yararlanamayacaktır.

  15. EMİSYON PRİMİ İSTİSNASI Anonim şirketlerin gerek kuruluşlarında gerekse sermayelerini artırdıkları sırada çıkardıkları payların, itibari değerin üzerinde bir bedelle elden çıkarılması halinde oluşan kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilmektedir. İstisna, anonim şirketlerin portföylerinde bulunan başka şirketlere ait hisse senetlerinin elden çıkarılmasından sağlanan kazançları kapsamamaktadır.

  16. TÜRKİYE’DE KURULU FONLAR İLE YATIRIM ORTAKLIKLARININ KAZANÇLARINA İLİŞKİN İSTİSNA TÜRKİYE’DE KURULMUŞ OLMALARI ŞARTIYLA; Menkul kıymetler yatırım fonları veya ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları, Portföyü Türkiye’de kurulu borsalarda işlem gören altın ve kıymetli madenlere dayalı yatırım fonları veya ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları, Girişim sermayesi yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları, Gayrimenkul yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları, Emeklilik yatırım fonlarının kazançları, Konut finansmanı fonları ile varlık finansmanı fonlarının kazançları KURUMLAR VERGİSİNDEN İSTİSNADIR

  17. TÜRKİYE’DE KURULU FONLAR İLE YATIRIM ORTAKLIKLARININ KAZANÇLARINA İLİŞKİN İSTİSNA FON PORTFÖYÜNÜN EN AZ %51’İNİ DEVAMLI OLARAK; Türkiye’de kurulu borsalarda işlem gören altın ve diğer kıymetli madenler İle bu madenlere dayalı sermaye piyasası araçlarına yatırmış fon ve ortaklıklar ise "Kıymetli madenler fonu veya ortaklığı" Türkiye’de kurulu borsalarda işlem gören altın ile altına dayalı sermaye piyasası araçlarına yatırmış fon ve ortaklıklar "Altın fonu veya ortaklığı", olarak kabul edilecektir.

  18. TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ İLE KURUCU SENETLERİ, İNTİFA SENETLERİ VE RÜÇHAN HAKLARI SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI İSTİSNANIN AMACI; Kurumların bağlı değerlerinin ekonomik faaliyetlerde daha etkin bir şekilde kullanılmasına olanak sağlanması ve kurumların mali bünyelerinin güçlendirilmesidir. İstisna tatbiki için gerekli koşulların sağlanması halinde, kurumların en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmı kurumlar vergisinden istisnadır. İstisna hükmünden, dar mükellef kurumlar da dahil olmak üzere, tüm kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabilecektir.

  19. 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Ve Diğer Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 90’ıncı maddesiyle Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5/1-e maddesinin 1’inci fıkrasına eklenen parantez içi hüküm gereğince, taşınmazların kaynak kuruluşlarca kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketlerine satışı ile bu varlıkların varlık kiralama şirketlerince taşınmazın devralındığı kuruma satışından doğan kazançlar için istisna tutarına ilişkin oran %100 olarak uygulanır ve bu taşınmazlar için en az iki tam yıl süreyle aktifte bulunma şartı aranmaz.

  20. TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ İLE KURUCU SENETLERİ, İNTİFA SENETLERİ VE RÜÇHAN HAKLARI SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI İSTİSNA UYGULAMASINA İLİŞKİN ŞARTLAR İki tam yıl süre ile aktifte bulundurulma Satış kazancının fon hesabında tutulması Fon hesabında tutulan kazançların işletmeden çekilmemesi Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ile uğraşılmaması

  21. TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ İLE KURUCU SENETLERİ, İNTİFA SENETLERİ VE RÜÇHAN HAKLARI SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI İstisna uygulamasına konu olacak taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının en az iki tam yıl (730 gün) süreyle kurumun aktifinde yer alması, diğer bir ifadeyle kurumun bu değerlere iki tam yıl süreyle bilfiil sahip olması gerekmektedir. Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışında kazanç, satış işlemi ile birlikte doğacağından, satış işlemi ister peşin isterse vadeli olarak yapılmış olsun istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanacaktır. İstisna, satış kazancının %75’ine uygulandığından, kazancın tamamının fon hesabına alınma şartı bulunmayıp, sadece istisnadan yararlanan kazanç kısmının söz konusu fon hesabına alınması yeterlidir. Fon hesabında tutulması gereken süreden, satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar olan sürenin anlaşılması gerekmektedir. Kazancın sermayeye ilave edilmesi durumunda da aynı süre geçerli olacaktır.

  22. TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ İLE KURUCU SENETLERİ, İNTİFA SENETLERİ VE RÜÇHAN HAKLARI SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI İstisna uygulamasında satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar tasfiyeye girilmiş olması halinde, fon hesabında tutulması gereken kazancın işletmeden çekildiği kabul edilecektir. Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca gerçekleşecek devir ve tam bölünme hallerinde, söz konusu fon hesabının, devralan kurumların bilançolarına aynen aktarılması gerekeceğinden, bu işlem işletmeden çekiş olarak değerlendirilmeyecektir. Fon hesabında tutulan kazancın beş yıl içinde veya beş yıl geçtikten sonra işletmeden çekilmesinin kâr dağıtımı sayılacağı tabiidir. Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları istisna kapsamındaki değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

  23. TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ İLE KURUCU SENETLERİ, İNTİFA SENETLERİ VE RÜÇHAN HAKLARI SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI Devir, tam veya kısmi bölünme halinde devralınan taşınmazlar ve iştirak hisseleri İçin iktisap tarihi olarak devir alınan veya bölünen kurumdaki iktisap tarihi esas alınır. “Taşınmaz” tanımına mütemmim cüzlerde girecektir. Fonların katılma belgeleri iştirak hissesi kapsamı dışındadır. Holding şirketlerin “11-Menkul Kıymetler” hesabında izledikleri hisse senetleri için istisna söz konusu değil ancak, “24-Mali Duran Varlıklar” grubundaki hesaplarda izlenen iştirak hisselerinin satışından doğan kazançlar da İstisna olacaktır. İştirak edilen kurumun yaptığı sermaye artışı dolayısıyla bedelsiz olarak iktisap edilen hisse senetleri ile rüçhan hakkı kuponları karşılığında itibari değerleriyle yeni hisse senedi iktisap edilmesi halinde eski hisse senetlerinin iktisap tarihi esas alınır.

  24. TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ İLE KURUCU SENETLERİ, İNTİFA SENETLERİ VE RÜÇHAN HAKLARI SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI Kıymetlerin mevcut borçlar karşılığında rızaen veya icra yoluyla devredilmesi ve kamulaştırması da istisna kapsamındadır. Trampa işlemlerinde istisna uygulanmaz. Bağlı ortaklığın yapacağı sermaye artırımı sonucu doğacak sermaye taahhüdüne karşılık olmak üzere taşınmazların veya iştirak hisselerinin ayni sermaye olarak bağlı ortaklığa devredilmesi halinde, bağlı değer başka bir bağlı değere (iştirak hissesine) dönüşmüş olacağından söz konusu istisnadan yararlanılamayacaktır. Gerekçeye göre elden çıkarılan değerden sağlanan likiditenin yine atıl hale dönüşmesine neden olacak şekilde fonksiyonel olarak benzer sabit kıymetlere kanalize edilmesi durumu, istisnanın amacına uygun düşmez.

  25. Bu verilere göre, söz konusu taşınmaz (fabrika binası), en az iki tam yıl şirket aktifinde kalmıştır. Satış işlemi ister peşin ister vadeli yapılsın kazanç satışla birlikte doğacak ve istisna kazancın elde edildiği döneme uygulanacaktır. Kazancın hesabında fabrika binasının havalandırma tertibatı için yapılan giderler binanın mütemmim cüzü olduğundan (muhasebe kayıtlarında da binanın maliyetine eklenmesi gerekir) bu değerlerin satışı da istisna kapsamında olacaktır. TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ İLE KURUCU SENETLERİ, İNTİFA SENETLERİ VE RÜÇHAN HAKLARI SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI ÖRNEK (M) Tekstil A.Ş., 15/09/2008 tarihinde 170.000.-TL’ye tapuya tescil işlemi yapılmak suretiyle satın aldığı fabrika binasına 15/10/2010 tarihinde 10.000.-TL’ye havalandırma tertibatı yaptırmıştır. Fabrika binası 20/10/2010 tarihinde 600.000.-TL’ye, 300.000.-TL’si 20/10/2010 tarihine kadar, 200.000.-TL’si 2011 yılında, 50.000.-TL’si 2012 yılında ve kalan tutar 2013 yılında tahsil edilmek üzere satılmıştır.

  26. Bu kazanç dikkate alındığında kurumlar vergisinden istisna olan kısım: 420.000.- x % 75 = 315.000.-TL’dir. TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ İLE KURUCU SENETLERİ, İNTİFA SENETLERİ VE RÜÇHAN HAKLARI SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI SATIŞ KAZANCI Ancak satış bedelinin tamamının, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu durumda satış bedelinin 50.000.-TL’lik kısmı iki yıllık süreden sonra ödeneceğinden bu kısma isabet eden tutara ilişkin istisnadan faydalanılamayacaktır. Bu durumda istisna tutarı: (600.000 – (170.000 + 10.000 ) = 420.000.-TL olacaktır. Yararlanılamayacak İstisna Tutarı: (50.000 x 0.70) x 0.75 = 26.250.-TL Yararlanılabilecek İstisna Tutarı: (315.000 – 26.250) = 288.750.-TL

  27. BANKALARA VEYA TMSF’YE BORÇLU DURUMDA OLAN KURUMLAR İLE BANKALARA TANINAN İSTİSNA BANKALARA BORÇLARI NEDENİYLE KANUNİ TAKİBE ALINMIŞ VEYA TMSF’YE BORÇLU DURUMDA OLAN KURUMLAR İLE BUNLARIN KEFİLLERİNE VE İPOTEK VERENLERE TANINAN İSTİSNA Bankalara borçları nedeniyle kanuni takibe alınmış veya Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na borçlu durumda olan kurumlar ile bunların kefillerinin ve ipotek verenlerin sahip oldukları; Taşınmazların İştirak hisselerinin bu borçlara karşılık bankalara veya bu Fona devrinden sağlanan hasılatın bu borçların tasfiyesinde kullanılan kısmına isabet eden kazançların tamamı kurumlar vergisinden istisnadır. Kurucu senetlerinin İntifa senetlerinin Rüçhan haklarının

  28. BANKALARA VEYA TMSF’YE BORÇLU DURUMDA OLAN KURUMLAR İLE BANKALARA TANINAN İSTİSNA BANKALARA TANINAN İSTİSNA UYGULAMASI Bu tür iktisaplar dışında kalan ve çeşitli nedenlerle iktisap edilmiş olan bu tür kıymetlerin satışından doğan kazançların istisnadan yararlanıp yararlanmayacağı hususunda ise Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-e maddesindeki açıklamaların dikkate alınması gerekmektedir. Bankaların, kanuni takibe alınmış alacakları nedeniyle iktisap ettikleri taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının satışından doğan kazançların ise %75’lik kısmı kurumlar vergisinden istisnadır. Bankaların bu şekilde iktisap ettikleri söz konusu kıymetlerin satışında da iki tam yıl süreyle aktifte bulundurma şartı olmadığı gibi kazancın belli bir süreyle özel bir fon hesabında tutulma şartı da bulunmamaktadır.

  29. YURT DIŞI ŞUBE KAZANÇLARI İSTİSNASI Yurt dışında bulunan iş yerleri veya daimi temsilciler aracılığıyla elde edilen kurum kazançlarının; Doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az %15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması, Kurumların, yurt dışında bulunan iş yerleri veya daimi temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri kurum kazançları, belli şartlar altında kurumlar vergisinden istisnadır. Elde edildiği hesap dönemine ilişkin yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmiş olması, İştirak edilen şirketin ana faaliyet konusunun, finansal kiralama dahil finansman temini, sigorta hizmetlerinin sunulması veya menkul kıymet yatırımı olması durumunda, bu kazançların doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az Türkiye’de uygulanan kurumlar vergisi oranında (%20) gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması G E R E K M E K T E D İ R

  30. Yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilciler aracılığıyla yapılan ve yurt dışında vergilendirilen inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançlar kurumlar vergisinden istisnadır. YURT DIŞINDA YAPILAN İNŞAAT, ONARIM, MONTAJ İŞLERİ İLE TEKNİK HİZMETLERDEN SAĞLANAN KAZANÇLARDA İSTİSNA İstisna tatbiki için vergi yükü oranına bakılmaz. Teknik hizmetlerden elde edilen kazançların istisnadan yararlanabilmesi için bu işlerin yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilciler aracılığıyla yapılması veya teknik hizmetlerin aynı şirket tarafından yurt dışında yapılmakta olan bir inşaat onarım işine ilişkin olması gerekmektedir. Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançların Türkiye’ye getirilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Söz konusu kazançların Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesi istisnadan yararlanılması için yeterlidir.

  31. YURT DIŞINDA YAPILAN İNŞAAT, ONARIM, MONTAJ İŞLERİ İLE TEKNİK HİZMETLERDEN SAĞLANAN KAZANÇLARDA İSTİSNA Türkiye mukimi müteahhit firmanın yurt dışında üstlendiği inşaat işinin taşeronu olarak faaliyet gösteren şirketin, bu faaliyetinden elde ettiği kazanç istisnadan yararlanacaktır. Yurt dışı inşaat faaliyetlerinin Türkiye’de bir kamu kurum veya kuruluşuna yahut Türkiye’de mukim bir firmanın yurt dışındaki bir şubesine ya da bir yabancı ülke firmasına taahhüt edilmiş olması, söz konusu faaliyetlerden elde edilen kazançların kurumlar vergisinden istisna tutulmasına engel değildir. Yurt dışı inşaat, onarım, montaj ve teknik hizmetlere ilişkin ödemelerin Türkiye’de yapılması, bu işlerden elde edilen kazançların kurumlar vergisinden istisna tutulmasına engel teşkil etmez.

  32. YURT DIŞINDA YAPILAN İNŞAAT, ONARIM, MONTAJ İŞLERİ İLE TEKNİK HİZMETLERDEN SAĞLANAN KAZANÇLARDA İSTİSNA Merkez ve şube arasındaki mal/hizmet hareketlerine ilişkin işlemler ile yurt dışındaki işyeri ile merkez arasındaki para hareketleri ayrı hesaplarda izlenmelidir. İşyerine merkez tarafından fatura düzenlenmek suretiyle yapılan mal/hizmet teslimlerinden doğan dövize bağlı alacak/borçlar aynen mal/hizmet ihracından doğan alacak/borçlar gibi değerlemeye tabi tutulacaktır. Diğer para hareketleri gerçek bir borç/alacak niteliği taşımadığından değerlemeye gerek yoktur. Geçici olarak ihraç edilen ve işin bitiminde Türkiye’ye getirilen makinelerle ilgili Türkiye^de amortisman ayrılmasına son verilecek, işin bitiminde söz konusu makinelerin Türkiye’ye ithalinde amortisman uygulaması kaldığı yerden devam edecektir.

  33. İSTİSNA; EĞİTİM TESİSLERİ İLE REHABİLİTASYON MERKEZLERİNİN İŞLETİLMESİNDEN ELDE EDİLEN KAZANÇLARA İLİŞKİN İSTİSNA 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında yer alan; Okul öncesi eğitim İlköğretim Özel eğitim Orta öğretim ÖZEL OKULLARININ İŞLETİLMESİNDEN ELDE EDİLEN KAZANÇLARA Bakanlar Kurulu’nca vergi muafiyeti tanınan vakıflara veya kamu yararına çalışan derneklere bağlı Rehabilitasyon merkezlerinin İŞLETİLMESİNDEN ELDE EDİLEN KAZANÇLARA U Y G U L A N A C A K T I R

  34. İSTİSNA TATBİKİNDE ÖZELLİK ARZ EDEN HUSUSLAR EĞİTİM TESİSLERİ İLE REHABİLİTASYON MERKEZLERİNİN İŞLETİLMESİNDEN ELDE EDİLEN KAZANÇLARA İLİŞKİN İSTİSNA İstisnadan yararlanabilmesi İçin söz konusu kurumların 01/01/2006 tarihinden itibaren faaliyete geçmiş olmaları gerekmektedir. Vakıf ve derneklerin senedinde veya tüzüğünde, vakıf veya derneğin amaçları arasında genel insan sağlığına ilişkin kurumlar kurulması ve işletilmesiyle ilgili hükümlerin bulunması gerekmektedir. Faaliyete geçilen dönemden itibaren beş hesap dönemi kurumlar vergisinden istisna olacaktır. Kurum açma izin belgesinin daha önceki bir tarihi taşıması, istisna uygulamasının süresini değiştirmez. Beş yıllık süre, faaliyete geçilen tarihten başlar. İstisnadan yararlanmak isteyen mükelleflerin faaliyete geçmelerini müteakiben Maliye Bakanlığı’na yazılı olarak başvurmaları gerekmektedir.

  35. İSTİSNA TATBİKİNDE ÖZELLİK ARZ EDEN HUSUSLAR EĞİTİM TESİSLERİ İLE REHABİLİTASYON MERKEZLERİNİN İŞLETİLMESİNDEN ELDE EDİLEN KAZANÇLARA İLİŞKİN İSTİSNA Büfe, kantin, kitap satış yerleri gibi tesislerin gerek işletilmesi gerekse kiraya verilmesinden elde edilen kazançlara istisna uygulanmaz. İstisnadan yararlanan işletmenin devri (satılması) halinde, devralan kurum istisnadan kalan dönemlerde yararlanır. Yemek ve konaklama hizmetinin okul bünyesinde verildiği ve bedelin okul ücretine dahil olduğu durumlarda elde edilen kazanç ayrıma tabi tutulmaksızın istisnadır. Dışarıdan yemek hizmeti alınması istisnaya engel değildir. Yeni bir okul açılışı olarak tanımlanmayan mevcut okul kapasitesinin genişletilmesi, başka bir binaya taşınılması halinde istisna söz konusu olmayacaktır.

  36. RİSTURN İSTİSNASI İSTİSNA; Tüketim kooperatiflerinde, ortakların kişisel ve ailevi gıda ve giyecek ihtiyaçlarını karşılamak için satın aldıkları malların değerine göre hesaplanan risturnları Üretim kooperatiflerinde ortakların üreterek kooperatife sattıkları veya kooperatiften üretim faaliyetinde kullanmak üzere satın aldıkları malların değerine göre hesaplanan risturnları Kredi kooperatiflerinde, ortakların kullandıkları kredilere göre hesaplanan risturnları KAPSAMAKTADIR İstisna, risturn olarak dağıtılacak kazancın doğduğu dönemde uygulanır.

  37. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR 4490 SAYILI KANUNLA OLUŞTURULAN TÜRK ULUSLARARASI GEMİ SİCİLİ’NE KAYITLI GEMİLERİN VE YATLARIN İŞLETİLMESİNDEN ELDE EDİLEN KAZANÇLAR F A A L İ Y E T İ N Gelir vergisi mükelleflerince (dar mükellefler dahil) yapılması halinde, Kurumlar vergisi mükelleflerince (dar mükellefler dahil) yapılması halinde, GELİR VERGİSİNDEN KURUMLAR VERGİSİNDEN İ S T İ S N A D I R TÜRK ULUSLARARASI GEMİ SİCİLİ’NE KAYITLI GEMİLERİN DEVRİNDEN ELDE EDİLECEK KAZANÇLAR DA GELİR VE KURUMLAR VERGİSİNDEN İSTİSNADIR

  38. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR İSTİSNA TATBİKİNDE ÖZELLİK ARZ EDEN HUSUSLAR TUGS’ye kayıtlı gemilerin işletilmesi sonucunda zarar doğması halinde, bu zararın diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlardan indirilmesi mümkün değildir. Aynı şekilde, gemiye ait amortisman ve itfa payları da dahil olmak üzere bu faaliyet için yapılan giderler, istisna kapsamı dışında elde edilen kazançlardan indirilemeyecektir. TUGS’ye kayıtlı gemilerin ve yatların otel veya restoran işletmeciliğinde (yüzer otel veya restoran) kullanılması durumunda bu faaliyet gemi işletmeciliği faaliyeti kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, elde edilen kazançların söz konusu istisnalardan yararlandırılması mümkün değildir. TUGS’ye kayıtlı gemilerin işletilmesinden elde edilen kazançların bankalarda veya ortak şirketlerde değerlendirilmesi sonucu elde edilecek kur farkı ve faiz gelirlerinin geminin işletilmesiyle ilgili olmaması nedeniyle istisna kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.

  39. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR İSTİSNA TATBİKİNDE ÖZELLİK ARZ EDEN HUSUSLAR TUGS’ye kayıtlı yatın yanarak tamamen kullanılamaz hale gelmesi durumunda sigorta şirketinden alınan hasar tazminatı yatın işletilmesinden veya devrinden elde edilen bir kazanç olmaması nedeniyle, hasar tazminatının kurum kazancından istisna edilmesi mümkün olmayıp kurum kazancına dahil edilerek vergilendirilmesi gerekmektedir. TUGS’ye kayıtlı gemilerin işletilmesi nedeniyle doğan alacaklara ilişkin kur farkı ve vade farkı gelirlerinin kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır. Gemilerin zamana/yüke bağlı olmaksızın doğrudan kiralanması durumunda gemi işletmeciliğinden bahsedilemez. Gemilere ait ihtiyaç fazlası malzeme ve sabit kıymetlerin faaliyetin yürütülmesi için gemide bulunması zorunlu olan kıymetlerden olması halinde bunların da devrinden doğan kazançlar istisnadır. Time-charter işletmeciliği gemi işletmeciliği kapsamındadır ve istisnadır.

  40. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ KANUNUNDA YER ALAN İSTİSNA Teknoloji geliştirme bölgelerinde faaliyet gösteren (dar mükellef kurumlar dahil) mükelleflerin, münhasıran bu bölgedeki; YAZILIM AR-GE FAALİYETLERİNDEN ELDE ETTİKLERİ KAZANÇLAR, FAALİYETE BAŞLANILAN TARİHTEN BAĞIMSIZ OLMAK ÜZERE, (4691 sayılı Kanunun 6170 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 7’nci maddesiyle değişik geçici 2’nci maddesi gereğince) 31/12/2023 TARİHİNE KADAR KURUMLAR VERGİSİNDEN İSTİSNADIR.

  41. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ KANUNUNDA YER ALAN İSTİSNANIN TATBİKİNDE ÖZELLİK ARZ EDEN HUSUSLAR Bölgede faaliyette bulunan mükelleflerin bölge dışında gerçekleştirdikleri faaliyetlerinden elde ettiği kazançlar, yazılım ve Ar-Ge faaliyetlerinden elde edilmiş olsa dahi istisnadan yararlanamaz. Kanun uygulaması kapsamında istisna olan faaliyetlerin zararla sonuçlanması halinde, bu zararların istisna kapsamında olmayan diğer faaliyetlere ilişkin kazançlardan indirilmesi mümkün değildir. Mükelleflerin, nakitlerinin değerlendirilmesi sonucu oluşan faiz gelirleri, yabancı para cinsinden aktifler dolayısıyla oluşan kur farkları ve iktisadi kıymetlerin elden çıkarılmasından doğan gelirler istisna kapsamında değerlendirilmeyecektir.

  42. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ KANUNUNDA YER ALAN İSTİSNANIN TATBİKİNDE ÖZELLİK ARZ EDEN HUSUSLAR Teknoloji geliştirme bölgelerinde yazılım ve Ar-Ge faaliyetinde bulunan şirketlerin, bu faaliyetler sonucu buldukları ürünleri kendilerinin seri üretime tabi tutarak pazarlamaları halinde, bu ürünlerin pazarlanmasından elde edilen kazançların lisans, patent gibi gayrimaddi haklara isabet eden kısmı, transfer fiyatlandırması esaslarına göre ayrıştırılmak suretiyle istisnadan yararlanabilecektir. Üretim ve pazarlama organizasyonu nedeniyle doğan kazancın diğer kısmı ise istisna kapsamında değerlendirilmeyecektir. Ancak, lisans, patent gibi gayrimaddi haklara bağlanmamış olmakla birlikte uyarlama, yerleştirme, geliştirme, revizyon, ek yazılım gibi faaliyetlerden elde edilen kazançlar istisna kapsamında değerlendirilebilecektir.

  43. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ KANUNUNDA YER ALAN İSTİSNANIN TATBİKİNDE ÖZELLİK ARZ EDEN HUSUSLAR Bölgede faaliyet gösteren gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine, diğer kurumlardan geri ödeme koşuluyla sermaye desteği olarak sağlanan yardımlar, borç mahiyetinde olduğundan bu yardımların ticari kazanca dahil edilmesi söz konusu olmayacaktır. TÜBİTAK ve benzeri kurumlar tarafından hibe şeklindeki destekler ile bağış ve yardımlar kurum kazancına dahil edilip istisnadan yararlanır. Mesleki genel giderler, faaliyetler ile ilgili olarak cari yılda oluşan maliyetlerin birbirine oranı dahilinde dağıtılır.

  44. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR SERBEST BÖLGELERDE UYGULANAN KURUMLAR VERGİSİ İSTİSNASI 06/02/2004 tarihine kadar (bu tarih dahil) serbest bölgelerde faaliyette bulunmak üzere faaliyet ruhsatı almış mükelleflerin, ruhsatlarında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere bölgelerde gerçekleştirdikleri faaliyetler dolayısıyla elde ettikleri kazançlar kurumlar vergisinden istisnadır. Serbest bölgelerde yürütülen faaliyetlerden doğan alacaklara ilişkin kur farkı ve vade farkı gelirleri ile hasılatın serbest bölgelerde yürütülen faaliyetler çerçevesinde yapılacak ödemelerde kullanılıncaya kadar geçici olarak serbest bölgelerde mevduat hesaplarında veya repo işlemlerinde değerlendirilmesi sonucu elde edilen gelirler de söz konusu istisnadan yararlanabilecektir.

  45. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR Serbest bölgelerde elde edilmiş olsa dahi hasılatın serbest bölge dışında değerlendirilmesinden elde edilen faiz, repo ve benzeri faaliyet dışı gelirler, istisna kazanç tutarının tespitinde dikkate alınmaz. Teknoloji geliştirme bölgelerinde olduğu gibi serbest bölgelerde faaliyet gösteren mükelleflere, TÜBİTAK ve benzeri kurumlar tarafından Ar-Ge projelerine ilişkin olarak ilgili mevzuat çerçevesinde hibe şeklinde sağlanan destek tutarları, kurum kazancına dahil edilecek ve istisnadan yararlandırılacaktır. Serbest bölgelerde yürütülen ve istisna kapsamında olan faaliyetlerin zararla sonuçlanması halinde, bu zararların istisna kapsamında olmayan diğer faaliyetlere ilişkin kazançlardan indirilmesi mümkün olmadığı gibi ertesi yıla devredilmesi de mümkün değildir.

  46. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR İMALAT FAALİYETLERİNDE UYGULANACAK İSTİSNA Serbest bölgelerde imalat faaliyetinde bulunan mükelleflerin bölgelerde imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri kazançları, Türkiye’nin Avrupa Birliğine tam üyeliğinin gerçekleştiği tarihi içeren yıllık vergileme döneminin sonuna kadar kurumlar vergisinden istisnadır. Bu istisnadan, bölgede yeni faaliyete geçen mükellefler ile faaliyet ruhsatlarında yer alan sürenin dolmasıyla normal vergileme rejimine tabi olacak mükellefler yararlanacaktır. ANCAK; Üretim dışı faaliyetlerden, Serbest bölge dışında üretilen malların satışından, Faaliyet ruhsatında belirtilen alan dışında üretilen malların satışından, elde edilen kazançlar istisna kapsamında değerlendirilmeyecektir.

  47. DİĞER KANUNLARDA YER ALAN İSTİSNALAR İSTİSNA KAPSAMINDAKİ FASON İMALAT İmalatın belli safhalarında dışarıdan fason hizmet satın alınması istisna uygulamasına engel teşkil etmemektedir. ANCAK G E R E K M E K T E D İ R Fason imalatın sadece, sanayi sicil belgesi veya faaliyet ruhsatında yazılı üretim kapsamında yaptırılması, Söz konusu istisna serbest bölgelerde yapılan imalata tanınmış olduğundan imalatın fason imalattan çok işletmenin kendi imalatından oluşması, İmalat faaliyetleriyle ilgili olarak istisnadan yararlanacak kazanç tutarının fiili kapasite kullanımı ile sınırlı olması,     İş riskinin ve organizasyonunun üstlenilmesi, Ham madde ve yardımcı maddelerin temin edilmesi,

  48. 5300 SAYILI TARIM ÜRÜNLERİ LİSANSLI DEPOCULUK KANUNU 17/02/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunuyla, bir kısım temel ve işleniş tarım ürünlerinin standartları belirlenerek emniyetli ve sağlıklı koşullarda depolanması ile ürün senetleri vasıtasıyla ticaretinin kolaylaştırılması amaçlarıyla, lisanslı depo işletmelerinin ve yetkili sınıflandırıcıların kuruluş, işleyiş ve denetimine ilişkin usûl ve esaslar ile lisanslı depoculuk sistemine dair diğer hususlar düzenlenmiştir. 5300 sayılı kanun kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar 31.12.2014 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden istisnadır.

  49. SON DÜZENLEMELERE GÖRE YATIRIM İNDİRİMİ İSTİSNASININ UYGULAMASINA İLİŞKİN HUSUSLAR 2010 VE MÜTEAKİP YILLARDA İNDİRİM KONUSU OLACAK YATIRIM İNDİRİMİ İSTİSNASI TUTARLARI; 1-Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin 31/12/2005 tarihi itibariyle mevcut olup kazancın yetersiz olması nedeniyle 2005, 2006, 2007 ve 2008 yılı kazançlarından indiremedikleri devreden yatırım indirimi istisna tutarları 2-24/4/2003 tarihinden önce yapılan müracaatlara istinaden düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında, GVK’nın 4842 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki ek 1-6’ncı maddeleri çerçevesinde başlanılmış yatırımları için, belge kapsamında 1/1/2006 tarihinden sonra yapmış oldukları yatırım harcamaları dolayısıyla 31/12/2005 tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre hesaplayacakları yatırım indirimi istisnası tutarlarından, 31/12/2008 tarihi itibarıyla mevcut olup kazancın yetersizliği nedeniyle indiremedikleri yatırım indirimi istisnası tutarları ile bu yatırımlar kapsamında olup halen devam eden yatırım harcamaları dolayısıyla 31/12/2005 tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre hesaplayacakları yatırım indirimi istisnası tutarları

  50. 2010 VE MÜTEAKİP YILLARDA İNDİRİM KONUSU OLACAK YATIRIM İNDİRİMİ İSTİSNASI TUTARLARI; 3-Gelir Vergisi Kanununun mülga 19 uncu maddesi kapsamında 1/1/2006 tarihinden önce yatırıma başladığını belgeleyen gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri, komple ya da entegre tesisler gibi tamamlanması belli bir süreci gerektiren yatırımlar ile ilgili ve bu yatırımlarla iktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edip bu tarihten sonra yaptıkları yatırım harcamaları için, 31/12/2005 tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri çerçevesinde hesapladıkları yatırım indirimi istisnası tutarlarından 31/12/2008 tarihi itibarıyla mevcut olup kazancın yetersizliği nedeniyle indiremedikleri yatırım indirimi istisnası tutarları ile bu yatırımlar kapsamında olup bu yatırımlarla iktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edip halen devam eden yatırım harcamaları dolayısıyla 31/12/2005 tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre hesaplayacakları yatırım indirimi istisnası tutarları 4-1/1/2006-8/4/2006 tarihleri arasında Gelir Vergisi Kanunu’nun mülga 19’uncu maddesi kapsamında yeni başlayan ve bu tarihler arasında yapılan yatırımlar nedeniyle hesaplanan yatırım indirimi istisnası tutarları (Bu kapsamda indirilecek yatırım indirimi istisnası tutarları ilgili dönemlerde kazancın bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, 2010 hesap döneminden itibaren indirim konusu yapılabilecektir.)

More Related