3.05k likes | 3.83k Views
VERGİ USUL KANUNU. 1) VERGİLENDİRME 2) MÜKELLEFİN ÖDEVLERİ 3) DEĞERLEME 4) CEZALAR 5) VERGİ DAVALARI. Selim TUNA Vergi D enetmeni. 1) VERGİLENDİRME. Verginin Konusu ve Kapsamı Mükellef ve Vergi Sorumlusu Süreler ve hesaplanması Vergi alacağının tayin edilmesi Tarhiyat şekilleri
E N D
VERGİ USUL KANUNU • 1) VERGİLENDİRME • 2) MÜKELLEFİN ÖDEVLERİ • 3) DEĞERLEME • 4) CEZALAR • 5) VERGİ DAVALARI SelimTUNA Vergi Denetmeni
1) VERGİLENDİRME • Verginin Konusu ve Kapsamı • Mükellef ve Vergi Sorumlusu • Süreler ve hesaplanması • Vergi alacağının tayin edilmesi • Tarhiyat şekilleri • Tebliğ usulleri • Vergi alacağının kalkması ve nedenleri • Yoklama-İnceleme-Arama
2) MÜKELLEFİN ÖDEVLERİ • Bildirimler ve Süreler • Defter tutmakla yükümlü olanlar ve tutulacaklar defterler • Kayıt şekli ve tasdiki • Fatura ve fatura yerine geçen evraklar • Muhafaza ve İbraz Ödevleri
3) DEĞERLEME • Değerleme Ölçüleri • İktisadi Kıymetlerin Değerlemesi • Servetlerin Değerlemesi • Enflasyon Düzeltmesi • Amortisman Uygulaması
4) CEZALAR VE VERGİ DAVALARI • Cezalar ve Suçlar • Cezaların Kalkması ve Nedenleri • Pişmanlık Hükümleri • Cezalarda Zamanaşımı • Cezalarda İndirim • Uzlaşma • Vergi Davaları
VERGİLENDİRME • Verginin Konusu ve Kanunun Kapsamı Bu kanun hükümleri; • Genel bütçeye giren vergi resim ve harçlar ile • İl özel idareleri ve • Belediyelere ait vergi resim ve harçlar Hakkında uygulanır.
ÖNEMLİ NOT : Gümrük idareleri tarafından alınan vergi ve resimler bu kanun hükümlerine tabi değildir. (Tekel ibaresi 5728 Sayılı Kanunla ile kaldırılmıştır.)
SORU • Aşağıdakilerden hangisi hakkında VUK hükümleri uygulanır? • İthalde alınan Katma Değer Vergisi • Gümrük idaresince tahakkuk ettirilen özel tüketim vergisi • Veraset ve intikal vergisi • İthalde alınan Özel Tüketim Vergisi
SORU • Aşağıdakilerden hangisi hakkında 213 Sayılı VUK kapsamına ait hükümler uygulanmaz? • İl Özel İdarelerine ait para cezaları • Belediyelere ait emlak vergileri • Genel bütçeli idarelere ait harçlar • Katma Bütçeli idarelere ait vergiler
VUK’a göre ispat Kanunlar lafzı ve ruhu ile hüküm ifade eder ancak lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunu hükümleri; • Konuluşundaki maksat, • Hükümlerin kanundaki yeri, • Ve diğer maddelerle olan bağlantısı dikkate alınarak uygulanır. İspat uygulamasında ise vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir. Şahit ifadesinde ise vergiyi doğuran olayla ilgisinin bulunması gerekir. Normal ve mutat olmayan bir durumun iddia edilmesi halinde ispat yükü karşı tarafa (iddia eden tarafa) aittir.
SORU • Aşağıdakilerden hangisi VUK’a göre ispat vesikası olarak kullanılamaz? • Defter ve belgeler • İşle ilgisi bulunmayan nihai tüketici • Bilirkişi • Vergi inceleme raporu
SORU • Vergi kanunlarında açıklık bulunmadığı hallerde aşağıdakilerden hangisi dikkate alınmaz? • Konuluşundaki maksat, • Hükümlerin kanundaki yeri • Diğer kanunlarla olan bağlantısı • Diğer maddelerle olan bağlantısı
Vergi Dairesi Vergi dairesi mükellefi tespit eden, vergiyi tarh eden, tahakkuk ettiren ve tahsil eden dairedir. Tarha yetkili olan vergi daireleri vergi kanunlarında belirtilen yer vergi dairesidir. Yani her vergi kanununun içinde tanımlanmıştır. Buna göre tarha yetkili olan vergi daireleri; • Gelir vergisinde ikametgahın bulunduğu yerdeki • Kurumlar vergisinde kanuni ve iş merkezinin bulunduğu yerdeki vergi dairesidir. • Ancak gelir vergisi mükelleflerinin yıllık beyannameleri işyerinin veya iş merkezinin bulunduğu yerdeki vergi dairesi tarafından yapılacaktır. Gelirleri sadece zirai kazanç, ücret, GMSİ, MSİ ve diğer kazanç ve irat olanlar ile bir işyeri bulunmayanlar ikametgahın bulunduğu yerdeki vergi dairesidir.
SORU • Mükelleflerin vergi uygulaması bakımından bağlı oldukları vergi daireleri aşağıdakilerden hangisi ile belirlenir? • Maliye Bakanlığı • Vergi Kanunları • Gelir İdaresi Başkanlığı • Bakanlar Kurulu
Vergi Mahremiyeti Aşağıda yazılı kişiler görevleri dolayısıyla öğrendikleri sırları görevlerinden ayrılsalar dahi açıklayamazlar ve kendilerinin veya başkalarının yararına kullanamazlar. Bu kişiler; • Vergi muameleleri ve incelemeleri ile uğraşan memurlar • Vergi mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştay’da görevli olanlar • Vergi Kanunlarına göre kurulan komisyonlara iştirak edenler • Vergi işlerinde kullanılan bilirkişiler
Vergi mahremiyeti kapsamındaki kişiler • Kendilerinin, nişanlılarının ve boşanmış olsalar dahi eşlerine, • Kan veya sıhri usul ve füruuna veya evlatlığına yahut 3.dereceye kadar hısımlarına • Kanuni temsilci veya vekili bulunduğu kişilere ait vergi incelemesi ve takdir işleriyle uğraşamazlar. Vergi mahremiyeti kapsamındaki kişiler mükelleflerin özel işlerini ücretsiz olsa da yapamazlar.
Mahremiyetin İstisnaları Aşağıdaki haller vergi mahremiyetini ihlal sayılmaz. • Beyan edilen matrahların ilanı • Vergi levhasının asılması • Beyan edilen vergiler, kesinleşen vergi ve cezaların vadesi geçtiği halde ödenmemesi durumunda ilan edilmesi • Adli ve idari soruşturma kapsamında talep edilen bilgiler • Bankalara vergi tahsilatına ilişkin verilen bilgiler • SMİYB düzenledikleri veya kullandıkları yönünde vergi inceleme raporuyla hakkında tespit olunanların mesleki kuruluşlara ve meslek odalarına bildirilmesi
SORU • Aşağıdakilerden hangisi vergi mahremiyeti kapsamında sayılmaz? • Vergi denetmeni • Danıştay üyesi • Takdir komisyonu başkanı • Anayasa mahkemesi üyeleri
SORU • Aşağıdakilerden hangisi vergi mahremiyetine ilişkin bir istisna değildir? • SMİYB düzenledikleri veya kullandıkları yönünde vergi inceleme raporuyla hakkında tespit olunanların ilan edilmesi • Vergi levhasının asılması • Beyan edilen vergiler, kesinleşen vergi ve cezaların vadesi geçtiği halde ödenmemesi durumunda ilan edilmesi • Adli ve idari soruşturma kapsamında talep edilen bilgiler • Bankalara vergi tahsilatına ilişkin verilen bilgiler
Vergi levhası Vergi levhası asmak zorunda olanlar • Gelir vergisi mükellefleri (Basit usul dahil) • Sermaye şirketleri Vergi levhası nerelere asılmak zorundadır? • Merkezlerine • Şubelerine • Satış mağazalarına (Her katta bulunmalıdır.) • Taşıt işletmeleri araçlarına (Gezici olarak veya Pazar takibi suretiyle bir işyeri açmaksızın faaliyet gösterenlerin levha asma mecburiyeti bulunmamaktadır.)
Vergi levhası ne zaman asılacak? • Her yıl 31 Mayıs’ a kadar • Yeni işe başlayanlar 1 ay içinde Vergi levhası nelere tasdik ettirilir? • Vergi dairelerine • Beyannamelerini imzalayan meslek mensuplarına • veya tasdik işlemini yapan YMM’lere tasdik ettirilebilir. Vergi levhasının asılmaması halinde 353/4’e göre özel usulsüzlük cezası kesilir.
Gelir vergisi mükelleflerinden levha asmak zorunda olanlar • Ticari kazanç sahipleri • Zirai kazanç sahipleri • Serbest meslek erbabı • Adi şirketler • Kollektif şirketler • Adi komandit şirketler NOT : Şahıs ortaklıklarında ortakların her birisi için ayrı ayrı vergi levhası bulundurulacaktır. • Vergi Levhası Asmak Zorunda Olmayanlar. • Gayrimenkul Sermaye iradı sahipleri • Menkul sermaye iradı sahipleri • Sair kazanç ve irat sahipleri • Gezici olarak pazar takibi suretiyle işyeri açmaksızın faaliyet gösterenler. • Kooperatifler • İktisadi kamu müesseseleri • Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler.
SORU • Yeni işe başlayan A Limited Şirketi vergi levhasını ne zaman tasdik ettirmek zorundadır? • 1 ay içinde • Mayıs ayı sonuna kadar • İşe başlamadan önce • Beyanname ile birlikte
SORU • Vergi levhası ticaret sahibi tüccarlarca işyerlerinin nerelerine asılması zorunlu değildir? • İş merkezlerine • Şubelerine • Depolarına • Taşıt işletmeleri araçlarına
SORU • Aşağıdakilerden hangisi vergi levhası asmak zorunda değildir? • Ticari kazanç sahipleri • Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler • Serbest meslek erbabı • Adi şirketler
Vergi Mükellefi ve Sorumlusu • Mükellef, vergi kanunlarına göre üzerine vergi borcu düşen gerçek veya tüzelkişidir. NOT : Şahıs ortaklıklarında verginin mükellefi farklılık gösterebilmektedir. Yani; • Gelir vergisi açısından mükellef ortakların her biri iken • KDV ve stopaj açısından mükellef ortaklığın kendisidir. Tüzel kişiliği olmayan cemaatler, iktisadi kamu müesseseleri gibi topluluklar da mükellef olabilmektedir.
Vergi Sorumlusu • Verginin asıl borçlusu mükellef iken vergi güvenliği açısından mükellefin yanı sıra vergi sorumlusu tayin edilmiştir. • Vergi sorumlusu verginin ödenmesi bakımından vergi dairesine karşı muhatap olan gerçek veya tüzel kişidir. • Vergi sorumlusu ile mükellef arasındaki temel fark, ödenen vergi mükellefin mal varlığından çıkarken sorumlu mükelleften kesinti yapmak suretiyle ödemektedir.
Mükellef veya vergi sorumlusu olmak için kanuni ehliyet şart değildir. Küçük ve kısıtlılar da mükellef veya vergi sorumlusu olabilirler. • Kanunlarla yasak edilmiş bile olsa elde edilen kazanç vergiye tabi tutulacaktır.
SORU • Vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettüb eden gerçek ve tüzel kişiye ne ad verilir? • Vergi sorumlusu • Mükellef • Borçlu • Kanuni temsilci
SORU • Adi komandit şirkette Katma Değer Vergisi yönünden verginin mükellefi kimdir? • Komandite ortak • Komanditer ortak • Şirketin kendisi • Ortaklardan her biri
SORU • Aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? • Tüzel kişiliği olmayan cemaatler, iktisadi kamu müesseseleri gibi topluluklar da mükellef olabilmektedir. • Mükellef veya vergi sorumlusu olmak için kanuni ehliyet şarttır. • Küçük ve kısıtlılar da mükellef veya vergi sorumlusu olabilirler. • Kanunlarla yasak edilmiş bile olsa elde edilen kazanç vergiye tabi tutulacaktır.
Kanuni Temsilciler • Tüzel kişiler • Küçükler ve kısıtlılar • Vakıf ve cemaatler • Tüzel kişiliği olmayan diğer teşekküllerin vergi ile ilgili ödevlerini kanuni temsilcileri, teşekkülleri idare edenler veya bunları temsilcileri yerine getirir.
Verginin kanuni temsilciden alınabilmesi için • Mükellefin vergi ile ilgili ödevlerini yerine getirmemiş olmalı • Vergi borcu, temsil edilenin mal varlığından alınamamış olmalıdır. • Kanuni temsilcinin sorumluluğu ilgili bulunduğu dönemle ilgilidir. Vergi borcu temsil edilenin mal varlığından alınamazsa o dönemdeki kanuni temsilci sorumlu olacaktır. • Tüzelkişilerin tasfiyeye girmiş olması veya tasfiye edilmiş olması kanuni temsilcilerin tasfiyeye girmeden önceki zamanlara ait sorumluluklarını kaldırmaz. Kanuni temsilciler şunlardır: • Anonim şirketlerde yönetim kurulu • Limited şirketlerde şirket müdürü • Küçük ve kısıtlılarda veli, vasi veya kayyımdır.
Örnek Y Ltd.Şti.’nin 2004 yılı hesaplarının incelenmesi neticesinde ceza ihbarnamesi ile bir ceza düzenlenmiş ancak cezanın şirketin mal varlığından tahsili mümkün olmamıştır. İhbarname 2009 yılında şirket müdürü Bay A’ya tebliğ edilmiş ancak 2004 yılında şirketin müdürü Bay B’dir Bu durumda şirketten tahsili mümkün olmayan ceza kimden tahsil edilecektir? • Cevap Bay B olacaktır.
Kanuni temsilciler vergi lie ilgili ödevlerini yerine getirmezse mükellef veya vergi sorumlusunun mal varlığından alınamayan vergi bu kişilerin mal varlığından alınır. Ancak bu kişiler asıl mükellefe rücu edebilirler. Ancak rücu edilecek alacak sadece vergi aslı olacaktır. • Kanuni temsilcilerde cezanın muhatabı şöyle olacaktır. • V.U.K. 332.maddesinde velayet ve vesayet altında bulunan veya işlerinin idaresi bir kayyıma bırakılmış olan küçük ve kısıtlılarda bunlar mükellef veya vergi sorumlusu olabilmekle birlikte cezanınn muhatabı kanuni temsilciler olmaktadır. • Ancak tüzel kişilerde ceza kanuni temsilciye değil tüzel kişilik adına kesilecektir. • Bununla birlikte bir kollektif şirkette kazancın eksik bildirilmesi halinde tarh edilen vergi ortaklar adına tarh edilirken ceza kollektif şirket adına kesilir.
SORU • Küçük ve kısıtlılara ait vergisel sorumluluklar kimler tarafından yerine getirilir? • Kanuni temsilciler • Vergi sorumluları • Mükellef • Kayyum
Vergi kesenlerin Sorumluluğu Yaptıkları veya yapacakları (nakden veya mahsuben yapılan ödemeler) ödemelerden vergi kesmeye mecbur olanlar bu verginin tam olarak kesilip ödenmesinden sorumludurlar. Bu sorumluluklarını yerine getirmezlerse verginin ödenmesinden, • Alım satıma taraf olanlar • Hizmetten yararlananlar • Aralarında dolaylı ilişki bulunanlar (sermayeye katılmak, menfaat sağlamak gibi) müteselsil sorumlu olacaklardır.
Alım satıma taraf olanlar dışında kalan kişilerin sorumlu tutulabilmesi için, • Doğrudan veya • Hısımlık nedeniyle ya da sermaye, organizasyon ve yönetime katılmak suretiyle veya menfaat sağlamak suretiyle bir ilişkinin tespiti gerekmektedir. • Böyle bir durumda vergi öncelikle mükelleften aranılacak tahsil edilememesi halinde müteselsil sorumlulara ödeme emri düzenlenecektir. Ancak müteselsil sorumlulardan sadece vergi aslı ve gecikme faizi/zammı tahsil edilecektir. Cezalar için ise müteselsil sorumludan takibat yapılamayacatır.
NOT : Bu sorumluluk sadece mal üreten çiftçiler ve nihai tüketiciler için uygulanmaz. NOT : Yukarıda belirtilen sorumluluktan kurtulmak için 82 ve 84 Seri Nolu KDV Tebliğlerinde işlem bedelinin banka veya benzeri kurumlarla ödenmesi halinde müteselsil sorumluluktan kurtulmak için yeterlidir görülmüştür. Ayrıca KDV Kanunu’nun 17.maddesinde sayılan kuruluşların ödemenin nasıl yapıldığına bakılmaksızın müteselsil sorumluluk dışına çıkarılmıştır.
SORU • Aşağıdakilerden hangisi hakkında vergi sorumluluğunun yerine getirilmemesi hakkındaki hükümler uygulanmaz? • Alım satıma taraf olanlar • Hizmetten yararlananlar • Mal üreten çiftçiler • Aralarında dolaylı ilişki bulunanlar
Mirasçıların Sorumluluğu • Ölüm halinde mükellefin ödevleri mirası reddetmemiş olan mirasçılara geçer. Ancak mirasçılar ölenin vergi borçlarından hisseleri oranında sorumludur. • Ayrıca ölüm halinde cezalar düşecektir. • Ölüm halinde mirasçılara geçen ödevlerin yerine getirilmesinde bildirme ve beyanname verme süresine 3 ay eklenir. Ancak GVK’nun 92.maddesinde ölüm halinde beyannamenin 4 ay içinde verileceği ifade edildiğinden burada 3 ay süre eklenmez.
SORU • Ölüm halinde beyanname verme süresine ne kadar eklenir? • 3 ay • 4 ay • 1 ay • 6 ay
SORU • Bay A serbest meslek erbabıdır ve 02.02.2008 tarihinde ölmüştür. Buna göre mükellefin mirasçıları tarafından 2007 ve 2008 takvim yıllarına ilişkin gelir vergisi beyannamesinin son verilme tarihi ne zamandır? • 31.03.2008’e kadar • 02.05.2008’e kadar • 2007’nin 31.03.2008’e kadar, 2008’in 02.06.2008’e kadar • Her iki beyanname de 02.06.2008’e kadar
Mücbir Sebepler Kanunda mücbir sebep halleri sayılmıştır. Bu haller dışında herhangi bir durum kabul edilmez. Bu haller şunlardır: • Ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk hali • Yangın, yer sarsıntısı ve su basması gibi afetler nedeniyle oluşan engeller • Kişinin iradesi dışında gerçekleşen durumlar (Askere alınması gibi, ancak yurt dışına çıkması iradesi dışında değildir.) • İradesi dışında defter ve vesikaların elinden çıkmış olması
Mücbir sebep hallerinden biri gerçekleşmişse bu haller ortadan kalkıncaya kadar vergi ödevleriyle ilgili süreler işlemez. Mücbir sebep hali ortadan kalkınca süre tekrar kaldığı yerden devam eder. • Daha önce tahakkuk etmiş vergilerin ödeme süresini uzatmaz. Sadece tahakkuk etmemiş vergileri etkiler. • Mücbir sebep halinde tarh zamanaşımı durur ancak tahsil zamanaşımı durmaz.
SORU • Aşağıdakilerden hangisi mücbir sebep olarak değerlendirilemez? • Tutukluluk • Ağır hastalık • Hükümlülük • Deprem
SORU • Mücbir sebep ile ilgili olarak verilen ifadelerden hangisi yanlıştır? • Mücbir sebep halinde vergi ziyaı cezası kesilmez. • Mücbir sebeplerden herhangi birinin bulunması halinde bu sebep ortadan kalkıncaya kadar süreler işlemez. • Tarh zamanaşımı mücbir sebep hali nedeniyle işlemeyen süreler kadar uzar. • Mücbir sebep halinde bu durumun ispatı için her halükarda belge ve vesika aranır.
Süreler • Kanunda açıkça yazılı olmayan hallerde 15 günden aşağı olmamak şartıyla süre verilir. • Zor durumda bulunanlar vergiyle ilgili ödevlerini zamanında yerine getiremeyecekse bu durumda yazı ile başvurarak süre isteyebilirler. Burada verilecek süre kanuni sürenin 1 katını, kanuni sürenin bir aydan az olması halinde bir ayı geçmemek üzere süre verilebilir. • Zor durum nedeniyle mühlet verilebilmesi için; • a-Mühlet isteyenin sürenin bitmesinden önce yazılı talebi, • b-Mazeretin ilgili makamca kabulü, • c-Verginin alınmasının tehlikeye girmemesi. (Burada mükelleften herhangi bir teminat istenmez.) • gerekmektedir.
Sürelerin Hesaplanması • Vergi kanunlarında yazılı süreler aşağıdaki şekilde hesaplanır: • Süre gün olarak belli edilmişse başladığı gün hesaba katılmaz ve son günün tatil saatinde biter; • Örnek; • İkmalen tarhiyat nedeniyle düzenlenen ihbarname 20 Mayıs 2009 tarihinde mükellefe tebliğ edilmiş olup mükellefin 30 gün içinde yasal haklarını kullanması gerekiyor. Burada 30 günlük süre 21 Mayıstan başlayarak 19 Haziran’da sona erecektir.
Süre hafta veya ay olarak belli edilmişse başladığı güne son hafta veya ayda tekabül eden günün tatil saatinde biter. Sürenin bittiği ayda, başladığı güne tekabül eden bir gün yoksa süre o ayın son gününün tatil saatinde biter; • Örnek; • Veraset intikal vergisinde ölümün ve varislerin Türkiye’de olduğu durumlarda beyanname ölüm tarihinden itibaren 4 ay içinde verilmesi gerekir. Bu durumda 30 Eylül 2008’de ölen bir kişinin Veraset ve İntikal beyannamesini 31 Ocak 2009’a kadar vermesi gerekir.